22/07/2008, 06:07
Bu kaçıncı akşam;
Kızıllığında hüzünlendiğim
Bu kaçıncı kadeh;
Efkârımdan kırdığım, parçaladığım
Bu kaçıncı şişe;
Seni unutmak için dibine vurduğum
Bilemiyorum
Sana benzeyen yıldızları indiriyorum gökyüzünden
Güneşin ışığıyla parıldayan, göz kamaştıran
Kendileri ışıksız yıldızları
Kaldırıp kaldırıp vuruyorum yere
Sensiz gecelerin karanlığında
Sensizliği yıldızlara soruyorum
Bu akşam bir yıldız daha söndürdüm
Sana benzediği için
Kaç yıldızı kırdım kaç gecede
Bilemiyorum
Bin türlü küfür geçiyor aklımdan
Yaptıklarını hatırladıkça gün be gün
Yumru yumru dilimde kalıyor her biri
Yutkunuyor ve susuyorum
Adamlığım mı engel küfür etmeme
Yoksa hala nokta kadar hatırın mı var
Bilemiyorum
21.08.2008/Samsun
Kızıllığında hüzünlendiğim
Bu kaçıncı kadeh;
Efkârımdan kırdığım, parçaladığım
Bu kaçıncı şişe;
Seni unutmak için dibine vurduğum
Bilemiyorum
Sana benzeyen yıldızları indiriyorum gökyüzünden
Güneşin ışığıyla parıldayan, göz kamaştıran
Kendileri ışıksız yıldızları
Kaldırıp kaldırıp vuruyorum yere
Sensiz gecelerin karanlığında
Sensizliği yıldızlara soruyorum
Bu akşam bir yıldız daha söndürdüm
Sana benzediği için
Kaç yıldızı kırdım kaç gecede
Bilemiyorum
Bin türlü küfür geçiyor aklımdan
Yaptıklarını hatırladıkça gün be gün
Yumru yumru dilimde kalıyor her biri
Yutkunuyor ve susuyorum
Adamlığım mı engel küfür etmeme
Yoksa hala nokta kadar hatırın mı var
Bilemiyorum
21.08.2008/Samsun