Sevdamızda en mukaddes şehirsin,
Sokağında izim kaldı Antalya.
Dertlerime derman olan zehirsin,
Limanında gözüm kaldı Antalya.
 
Sahilinde dolaşırken el ele,
Ne duygular döşemiştik temele.
Hüzünlerim hasretine hamile,
Beydağında sazım kaldı Antalya.
 
Akdeniz’i seyrederken Belek’te,
İkimizin kalbindeki dilekte,
Aşk zinciri çözülmesin bilekte,
Diyen falda çözüm kaldı Antalya.
 
Kıyılara eğilerek yaylalar,
Yamaçlardan koku salar gül salar.
Çevremizde dolu dolu masalar
Arasında sızım kaldı Antalya.
 
Yolların var yükselerek bükülen,
Şelalen var falezlerden dökülen.
Yüreğimin sevdasından sökülen,
Sahilinde tozum kaldı Antalya.
 
İnsafa gel çağır bizi biraz da,
Hasret yanar gönlümdeki arazda.
Senin ile her baharda her yazda,
Paylaşacak kozum kaldı Antalya.
 
Mehmet Nacar




[b]AŞKIN ŞAİRİNE

Nacar Usta mektubunu okudum
Buralarda özün kalmış, gelsene.
İlmek ilmek aşk halını dokudum
Kirkitinde hüzün kalmış, gelsene.

Toroslardan ayna tutar üç güzel
Nar dudaktır, portakaldır parmak, el
Sakın davet bekleme hiç, atla gel
Yenilecek muzun kalmış, gelsene

Fala bakma, al bileti yola düş
İstiyorsan Ayaz ile dert bölüş
Seni bekler, her kahkaha, her gülüş
Kadehlerde buzun kalmış, gelsene.

Engel sanma engelleri çabuk aş
Yosun gözlü, gül kokulu her bir taş
Mürekkeptir mavi deniz,kalem kaş
Yazılacak yazın kalmış, gelsene

Takvim suskun, saat gayri tekliyor,
Hava sıcak, gölge alev ekliyor;
Aşk tepesi aşk şairi bekliyor
Yokuşlarda dizin kalmış gelsene.

Antep yanar, Kilis tüter bilirim
Seni sever yollarında ölürüm
Ağabeyim, aziz ustam, ey pirim
Esen yelde hızın kalmış, gelsene.

Mustafa CEYLAN
[/b]

Aşk' ın  dergâhında çile doldurmuş  iki usta âşık, iki usta kalem...
Seslenişler muazzam nakışlar ve kendi içinde etkileyici melodik seslerle  dizelere yansıtılmış. Her iki ustaya da saygı ve dostlukla...

Antalya'ya bu kadar aşık bir şairin Gaziantep'i terketmesi lazım gelir. her iki üstaı da kutluyorum.