• SiteAna Sayfa
  • Güllük Dergisi
  • Şairlerimiz
  • Arama
  • Üyeler
  • Video
  • Yardım
  • bayrak

Giriş Yap   Kayıt Ol
Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre: Şifremi Hatırlat
 
Gülce Edebiyat Akımı
gulce
Your browser does not support the audio element.

Akdeniz Radyo istek
Tıklayın-Okuyun/Güllük Dergisi

Google Web'de Ara Sitede Ara
Submit Face book
  • 0 Oy - 0 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Konu Modu
Âşık Bacı
Dışarıda osman7159
Site Yönetimi
*****
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesaj Sayısı: 1,772
Konu Sayısı: 555
   
#1
11/01/2016, 11:48
   Yakın akrabalarımıza hitap sözcüklerinin bazılarını çok zaman akraba olmayan hatta tanımadığımız kişiler için de kullanırız. Yaşça kendimizden büyük olan erkeklere amca veya dayı diye hitap ederiz. Kadınlar için ise hala teyze sözcükleri yanında genelde kız kardeşlerimiz için kullandığımız ‘bacı’ sözcüğünü kullanırız.

   ‘Âşık Bacı’ dememizdeki maksat budur. O dönemde bazı erkek yaşlılarımızdan Arapça veya Türkçe okuyup yazıyor olanları olsa da Âşık Bacı dar ve eğitimsiz bir kültür çevresinde 1900’lü yılların başında doğup, 1987’de ve 80 yaşın üzerinde ebedi âleme intikal etmiş bir büyüğümüzdür. İslam inancıyla beraber kadının yerinin eşikten içeri olduğu bir kültür çevresinde hala eski Türk kültürünün izlerinin devam ediyor olmasındandır ki kendi çevremizde kadının erkeğinin yanında olduğu bir dönemde yaşadı Âşık Bacı.
   Derler ki; ‘‘Yiğit lakabıyla anılır’’ Âşık sözcüğü asıl adı Cemile Yücel olan bu yiğit Türk kadının lakabıdır. Diğer taraftan âşık lakabının babasında da olduğu söylenir ki bazen Âşşığın Kızı, kardeşine de Âşşığın İsmail derlerdi. Genel anlamda halk aşığı erkeklerin aldığı veya verildiği bu lakap az da olsa kadınlar içinde verilmiştir. İşte Cemile Yücel de bu kadınlarımızdan bir tanesidir.
   Öyle inanıyorum ki, kültürlü bir çevrede yaşamış ve okur-yazar birisi olsa idi kendinden sonraki, kuşaklar için Türk edebiyatında adından söz ettirebilen bir büyüğümüz olurdu. Âşık Bacının özelliği Türk halk şiirinin âşıklık geleneğinden gelen destan, ağıt, taşlama, güzelleme, koçaklama gibi birçok değişik türünde doğaçlama olarak şiirler söylemesidir. Doğaçlama diyoruz çünkü karşılaştığı bir olay karşısında anında söyleyip geçerdi. ‘Falancaya bir türkü yak’ denildiği zaman anında bir türkü yakardı.
   Kendisi okur-yazar olmadığı gibi söylediği değişler birileri tarafından da yazıya geçirilmiş değildir. Ancak şiirlerini söylediği an yanında bulunanlar tarafından ezbere alınmış ise ne ala yoksa gün yüzüne çıkmayacak şekilde yok olup gittiler maalesef.
   O dönemde bölgemizde derlemeler yapanlar veya köyümüzde aydın insanlar olsa idi inanıyorum ki söylediği şiirlerin tamamı olmasa da birçoğu kurtarılabilirdi. Aradan uzun yıllar geçmesine rağmen biz yine de yakın çevresi tarafından eksik veya tam olarak ezbere alınıp unutulmayan birkaç şiirini gün yüzüne çıkarmaya çalışacağız.
   Vereceğimiz örnek ezbere alınanlar tarafından ekleme olmasa bile yöresel sözcük değişimi, mısra veya dörtlük eksikliği bulunması söz konusu olabilir. Çünkü uzun yıllar tekrarlanmayan ezberler unutulması kaçınılmazdır.
   Köyün üst kısmında çok sayıda küçük dereciklerden de beslenen iki kuru çay bulunmaktadır. Fazla yağmur yağdığı zaman bu kuru çaylarda büyük seller oluşur ve özellikle bağ bahçe olarak kullandığımız araziye içinden geçerken taşkınlar yapar ve sürüklediği taşları da taştığı yerlere bırakarak büyük zararlar ortaya çıkarır.
    Yine böyle bir sel ve taşkın sonunda çay kenarında bulunan Âşık Bacının üzüm bağına büyük zarar verir. O an içinden gelenleri söyler. Bu dörtlükler gelini Nuriye Yücel’den derlenmiştir.
 
‘‘Irmağın üstünden bir bulut kalktı
Bağımı bahçemi koymadı yıktı
Bandırdığım üzüm selinen aktı
Aman ha Allah’ım sen imdat eyle
 
Kızıldere orta dere karıştı
Aldı bağımı da kime danıştı
Sanki radyo Allah ile konuştu
Aman ha Allah’ım sen imdat eyle
 
Yavrum (Bekir) küçük koşamıyo kömüşü
Ansızın geldi de Allah’ın işi
Kaldıramam yerden küçük bir taşı
Aman ha Allah’ım sen imdat eyle’’
   Tanınmış büyük ozanların bazı şiirlerinde de görüldüğü gibi söylendiği anda yazıya geçirilmemiş ve halk tarafından ezberlenerek dilden dile dolaşan şiirlerde eksiklik veya değişiklik söz konusu olduğu gibi Âşık Bacının yukarıdaki şiirinin büyük bir ihtimalle bir başka sürümü son mısraları eksik şu dörtlükler de Dursun Yalçın aracılığı ile Güner Yalçın’dan derlenmiştir. Yukarıdaki derlemede bulunan dörtlükler alınmamıştır.
‘‘Orta dereden akıyor seller
Aldı bağımı gülüyor eller .
Böyle bir kadere acep ne derler
………………………………..
 
Deneklerim taş altında yatıyor .
Goruklarım mırıklara batıyor .
Adamı olan selliğini dutuyor
………………………………..’’
 
                       Osman Öcal

http://vk.com/club35666845


hizliresimyukle.com - Resmin Tam Görünümü













Alıntı  
Dışarıda Site Yönetimi
Admin
*******
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesaj Sayısı: 12,518
Konu Sayısı: 11,588
 
#2
12/01/2016, 00:21 (Bu mesajı son düzenleyen: 12/01/2016, 00:21 Site Yönetimi.)
Şahane bir araştırma,
Biraz daha kurcala o tarafları Osman Hocam....
Vardır daha Aşık Bacı' dan kalanlar...
*
Teşekkürler...
Sağolun, selamlar, saygılar....

Mustafa CEYLAN
Alıntı  
Dışarıda Refika Doğan
Yetkili Şair
**
Üyelik tarihi: Feb 2015
Mesaj Sayısı: 21
Konu Sayısı: 4
 
#3
Shy  12/01/2016, 00:51
Yabancısı olmadığım ve doğduğum topraklarda çokça tanıklık ettiğim, kültürümüzün ve sosyal hayatın vazgeçilmez değerlerinden "Kadın" unsurunun yaşam karşısındaki duruşu ve üretkenliği ile ve türkü yakma geleneği konusunda geçmişten günümüze uzanan süreçteki muazzam olduğu kadar istisnai örneklerinden bir demetti yazınızdaki güzellik.
Yazı içeriğine girdikçe etkileşimde aynı oranda arttı. Zaten ilgi alanım içinde olan bir konuya değinmiş olmanız ayrıca mutlu etti beni. Günümüzde bu kadar içimizi acıtan, kanatan şey varken, doğaldır ki bizi bize yakınlaştıran bu güzelliklere sığınacak, ıraklıkları yakın kılacağız. "Duygudaş" olduğumuz onca şey var ki güzel memleketimizin sinesinde saklı...
Kaleminize, değerli şahsınıza saygı ve bitimsiz dostlukla Osman hocam...
Alıntı  
Dışarıda osman7159
Site Yönetimi
*****
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesaj Sayısı: 1,772
Konu Sayısı: 555
   
#4
10/02/2016, 05:16 (Bu mesajı son düzenleyen: 10/02/2016, 05:41 osman7159.)
Teşekkürler, İnşallah Mustafa hocam. Kızları var iki tane ama henüz cevap vermediler. Belki de şiirleri kendim için istiyorum duygusuna kapıldılar. Yazın şahsen görüştüğümde bakalım yenilerini elde etmek mümkün olacak mı. Teşekkürler Refika hanım güzel değerlendirmeniz için. Zaten aynı yöre insanıyız, bizimkiler de Erzurum Erzincan Sivas yörelerin yaylarlar kışın Maraş Halep gibi yerlerde kışlarlarmış. Saygı ile.

http://vk.com/club35666845


hizliresimyukle.com - Resmin Tam Görünümü













Alıntı  
Tweet      
     


Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  Kırıkkale’mizin Yetiştirdiği Ender Âşıklardan Âşık Haydarî osman7159 1 1,323 27/05/2016, 02:38
Son Mesaj: RefikaDogan

Digg   Delicious   Reddit   Facebook   Twitter   StumbleUpon  


Konuyu görüntüleyenler:
1 Misafir

Mustafa Ceylan |
  •  
  • Yukarı dön  
  • Lite mode  
  •  Bize Ulaşın


Dost Sitelerimiz:

Türkçe Çeviri: MyBB Türkiye
Üretici: MyBB, © 2002-2022 MyBB Group-Theme © 2014 iAndrew

Sitemizde yer alan eserlerin telif hakları şair-yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir.(Haberleşme : ceylanmustafa_07@hotmail.com)
Doğrusal Görünüm
Konu Görünümü
Yazdırılabilir Sürüm
Konuya Abone Ol
Konuya Anket ekle
Konuyu Arkadaşına Gönder