• SiteAna Sayfa
  • Güllük Dergisi
  • Şairlerimiz
  • Arama
  • Üyeler
  • Video
  • Yardım
  • bayrak

Giriş Yap   Kayıt Ol
Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre: Şifremi Hatırlat
 
Gülce Edebiyat Akımı
gulce
Your browser does not support the audio element.

Akdeniz Radyo istek
Tıklayın-Okuyun/Güllük Dergisi

Google Web'de Ara Sitede Ara
Submit Face book
  • 0 Oy - 0 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Konu Modu
Dört Mustafa (GÜLCE-Bahçe) ; Yorumum
Dışarıda RefikaDogan
RefikaDoğan
******
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesaj Sayısı: 2,701
Konu Sayısı: 1,516
   
#1
04/03/2012, 06:56 (Bu mesajı son düzenleyen: 25/04/2012, 22:52 RefikaDogan.)
" (GÜLCE-Bahçe) Dört Mustafa

-Osman Öcal ve bütün Gülce mensubu öğretmenlerime saygıyla...

Günaydın de okullara
Günaydın de sınıflara
Işığınla öpüver kalemleri, tahtaları
Harflerle tebessüm et gözlere
Işıtan ol karanlığı ışıtan
Çağıl çağıl yüreklere ışı, tan...
Geç de gel iğnelerin deliğinden
Her tüneli baştan sona ışıt, an...
İliğinden her hikmetin iç de gel
Kürsülerde âlim densin
..............Gönüllerde sultan....

*
Yoğur geleceği, kolaylaştır hayatı
Yeniden çiz alınlara kaderi
Yeni baştan...
Yol aç ufkumuza ötelere uzansın
Yol konuşsun, sen konuş
Konuş da dinleyelim...
Yağsın çöl yangınları üstüne yağmurlar
Değişsin iklim,
.............Serinleyelim...

*
İleri giden saatin pas tutmasın zembereği
Ellerinle yoğur zamanları, göster gerçeği
İzin ver kölen olayım, öğrettiğin her bir harfe kırkar yıl
Ölüm bile şaşırsın olmuşa, olacağa...

Lâlenin nefes alışını duyur bana
Lâmekân hüzünlerin güvercin kanadıyla
Lisanını kaybetmiş bülbüller söylesin şarkımızı
Lâyığın olup şakısın deli gönül aşkınla...

(İ) zin ver öpeyim ellerini, yüz süreyim eşiğine
O(l) de, 'ölmeden evvel ol' de, olayım, kurtulayım hamlıktan
İk(i) miz için yazdığım şiirler başlasın konuşmaya
İki(m) iz için...

*
Muradına eren karınca ayağıyım peşinde
Mağara önüne gerilen örümceğin ağıyım...
Mevlâna dergâhında ney, Yunus heybesinde alıç
Medine akşamında fanus,
.........Ve aşkını destan eden
...........Bilâllerin dudağıyım...

*

Ey ilimler hazinesi!
Sonsuzluğun türküsü
Göklerin ve yerlerin süsü
Zerrelerin kürrelere yansıyan,
............Çağıldayan görüntüsü
Işıktan kalem
Ey aklımı ve ruhumu baştanbaşa kuşatan
...........Ezel-ebed çerçevem...
İnsanlığın kurtuluşu
Hoşgörünün okyanusu ey! ...

Bulutların yağmur yüklü yüreği
Çatlamış topraklara gülümseyen bahar
Gül çağrısı, çimendeki nem
Ve ey alın aklığım

Öfke ateşini bakışıyla gülzar eden
Kin dağlarını erim erim eriten
Barışın efsunkâr güzeli
Muştulu tutkum ey! ...

Adını taşımanın adımda
Ne demek olduğunu anlatabilsem
İçimin köhne istasyonunda duran
..............Paslı kilitleri kırıp
.................Bendeki beni çöle
..................Ayak izelerinin olduğu yere
......................Fırlatabilsem...

Arzın merkezindeyim, arz eylerim hâlimi
Sanadır susuzluğum gülce eyle dilimi...

Hem madde, hem de manâ ilmine acıkmışım
Geleceksin diyerek yollarına çıkmışım
Sevdanı haykırmayan takvimlerden bıkmışım
Arzın merkezindeyim, arz eylerim hâlimi...

Dağlardan damar damar inip sızanlar benim
Pirincin danesine âyet yazanlar benim
Adını ufuklara her an çizenler benim
Sanadır susuzluğum gülce eyle dilimi...

*
Biliyorsun;
Biz dört Mustafayız:
Sen,
Ben,
Ulusumun önderi
Ve de
İlk öğretmenim...

Dört Mustafa derler bize
Desinler...
Duydukça bu sözcüğü
Nasıl bayram ediyorum nasıl? !
Kelimeler yetersiz kalmasa
Söyleyebilsem...

Diyebilsem sağır kulaklı bu dünyaya
Beni ben yapan siz Mustafaları
Nesillere ışığınızı
Yansıtabilsem...
Ya da bir kere daha gelseniz yeniden
Ne güzel olurdu ne güzel evren,
Sönmez yaktığınız meş'ale
Sönmezdi asla
Bir tutabilsem...

Mustafa Ceylan "

***






Şiirin bütün ağırlık noktası işte bu dizelerde...
Madde ve mânânın, dünya ve ahiretin, yaşam ve ölümün, sonlu ve sonsuz olanın derin ifadeleri bu dizelerde yalın, akıcı ve bir o kadar da düşündürücü söylemlerle nakış nakış işlenmiş.
İsmin yüklediği ağırlık mı, ağırlığın yüklediği isim mi? Diyesim geldi!

"....

Biliyorsun;
Biz dört Mustafayız:
Sen,
Ben,
Ulusumun önderi
Ve de
İlk öğretmenim...

Dört Mustafa derler bize
Desinler...
Duydukça bu sözcüğü
Nasıl bayram ediyorum nasıl? !
Kelimeler yetersiz kalmasa
Söyleyebilsem...

Diyebilsem sağır kulaklı bu dünyaya
Beni ben yapan siz Mustafaları
Nesillere ışığınızı
Yansıtabilsem...
Ya da bir kere daha gelseniz yeniden
Ne güzel olurdu ne güzel evren,
Sönmez yaktığınız meş'ale
Sönmezdi asla
Bir tutabilsem... "



Üzerinde yaşadığımız ve adına 'Acun, Kâinat...' dediğimiz bu mekân sonsuzluk içeren bir boşlukken, ona anlam yükleyen en önemli canlı türü insan, ne yazık ki son'ludur/ölümlüdür.
Ölüm! Karanlık mı karanlık boşluk...

O halde insan maddi dünyanın nimetlerini yaşadığı sürece kullanır/kullandırır. Yani maddi anlamdaki sahipliği nefes aldığı kadardır/ sürecedir. Ölüm denilen gerçekle yumduğu kirpiklerinin altında bir başka dünya, bir başka mânâ başka bir derinlik başlar. Orada sadece kendisi, kendi benliği ve bu benliğin barındırdığı değerler zenginliği yahutta fukaralığı vardır. Artık maddiyatın nefsinden soyutlanmış başka bir boyuta, mânâ boyutuna geçmiştir. Geride bıraktığı ise, nefsinin ona kazandırdığı ya da kaybettirdikleridir. Yani insanlığı ya da insan görünümündeki 'hiç' liğidir. İşte bu bağlamda, maddi dünyada temelini oluşturan 'değerler silsilesine' şekil veren öğreticinin anlamı, önemi ortaya çıkıyor. Bilgi, bilgiyi özümsemiş, kendine düstur edinmiş kişilerce karşılıksız ve büyük bir aşk ile insandan insana aktarılır. Zira her iki dünyanın yolcusu olan İNSAN'ın, yaşadığı sürece kâmil /olgun insan olma yolundaki tek sığınağı tek korunağıdır bilgi...Bilgiyle yıkanmış benliğin yükselttiği insan -tinsel ve tensel- sağlıklı yapısıyla kendi değerini gerçek anlamda kıymetlendirir. İşte öğreten ve öğrenen bağlamında Öğretmenin önemi de burada başlar.

Bizim -hayati önem taşıyan- toplumsal dönüşümlerimizde önemli kilometre taşlarıdır Mustafa' lar! Gerek inanç gerekse toplum ve ULUS olma bazında çok önemli mesuliyetler yüklenmiş, kendi varlıklarını gerektiği yer ve zamanda 'var edene, yani Yaratan' a' teslim edebilme yürekliliğini göstererek... Bu sıfatı üstlenen değerlerimiz hem öğrenmiş öğreteninden hem de öğretmiştir son nefeslerine kadar insanlara.
Demek ki öğreten ve öğrenen, yani öğretmen ve öğrencilik anlayışı yaşamın son noktasına değin süregelen bir süreç; bir nefesle başlayıp son nefesle noktalanan...
Bu aşamadan sonrası ise öğretilen ve öğrenilenlerin geride bıraktığı yansımadır. Biçimselden uzak, elle tutulamayan, ancak hissedilen, algılanan, konuşulan, takdir edilen kısacası yaşamış olduğu maddi dünya da bıraktığı ruhu, kişiliği, insanlığıdır yansıma...

Burada Gülce' nin ne kadar özel ve üretken bir edebî çalışma olduğunu;

Buna bağlı olarak Gülce başlıklı nazım türlerinin bir veya bir kaçıyla oluşan Bahçe' nin; dilin ucuna gelipte -teknik veya söylem olarak- ifade zorluğu çekilen duygu ve düşüncelerin ifadesinde alabildiğince zengin bir ifade seçeneği sağladığını anlıyoruz bir kez daha.
Bu vesileyle, Bahçe nazım türünü öneren sevgili arkadaşımız, kardeşimiz sayın Yusuf Bozan ve;

Ufkunun derinlerinde taşıdığı zenginliği, bir öğretmen, bir öğrenci, bir gönül ereni edâsıyla; bilgisini, yaratıcı zekâ ve estetik örgüyle sarmalayıp bizlere aktaran saygıdeğer hoca' mız Mustafa Ceylan' a teşekkürlerimle, saygı ve dostlukla...

Her nefeste Gülce...
Alıntı  
Dışarıda osman7159
Site Yönetimi
*****
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesaj Sayısı: 1,772
Konu Sayısı: 555
   
#2
04/03/2012, 12:37 (Bu mesajı son düzenleyen: 05/03/2012, 02:43 Site Yönetimi.)
Hem ustaya hem size bir kez daha teşekkürler.

http://vk.com/club35666845


hizliresimyukle.com - Resmin Tam Görünümü













Alıntı  
Tweet      
     


Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
Shy Adıyla Müsemma "Bir Yanardağ Fışkırması" ; Mustafa Ceylan... RefikaDogan 2 1,814 10/02/2016, 02:06
Son Mesaj: RefikaDogan
Shy Mustafa Ceylan Şiirlerinde Tasavvuf RefikaDogan 0 1,382 28/01/2015, 06:27
Son Mesaj: RefikaDogan
  " Bir Yanı Yangın, Bir Yanı İmtihandır; Aşkın! " Şiirine Yorumum RefikaDogan 3 2,730 30/07/2013, 06:55
Son Mesaj: elnurə
  "YÜREĞiNDE DAĞILIYORUM! .." - Hikmet Çiftçi 2 Şiirine Yorumum RefikaDogan 1 2,007 10/12/2012, 23:10
Son Mesaj: osman7159
  - Ay Işığı Sonatı " Rengin ALACAATLI Şiirine Yorumum RefikaDogan 1 1,946 10/12/2012, 22:52
Son Mesaj: osman7159
  “ EL DEYİŞTİRDİ ” Şiirine Yorumum RefikaDogan 0 1,466 11/09/2012, 00:13
Son Mesaj: RefikaDogan
  “ DİLİNİZE SAHİP OLUN ” Şiirine Yorumum RefikaDogan 0 1,318 11/09/2012, 00:11
Son Mesaj: RefikaDogan
  “ Pandora'nın Kutusu ” Şiirine Yorumum RefikaDogan 0 1,412 10/09/2012, 17:11
Son Mesaj: RefikaDogan
  “ Aşk-ı Bahar ” Şiirine Yorumum RefikaDogan 0 1,501 10/09/2012, 17:08
Son Mesaj: RefikaDogan
  “ SABÂH DUÂSI ” Şiirine Yorumum RefikaDogan 0 1,802 10/09/2012, 16:59
Son Mesaj: RefikaDogan

Digg   Delicious   Reddit   Facebook   Twitter   StumbleUpon  


Konuyu görüntüleyenler:
1 Misafir

Mustafa Ceylan |
  •  
  • Yukarı dön  
  • Lite mode  
  •  Bize Ulaşın


Dost Sitelerimiz:

Türkçe Çeviri: MyBB Türkiye
Üretici: MyBB, © 2002-2023 MyBB Group-Theme © 2014 iAndrew

Sitemizde yer alan eserlerin telif hakları şair-yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir.(Haberleşme : ceylanmustafa_07@hotmail.com)
Doğrusal Görünüm
Konu Görünümü
Yazdırılabilir Sürüm
Konuya Abone Ol
Konuya Anket ekle
Konuyu Arkadaşına Gönder