• SiteAna Sayfa
  • Güllük Dergisi
  • Şairlerimiz
  • Arama
  • Üyeler
  • Video
  • Yardım
  • bayrak

Giriş Yap   Kayıt Ol
Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre: Şifremi Hatırlat
 
Gülce Edebiyat Akımı
gulce
Your browser does not support the audio element.

Akdeniz Radyo istek
Tıklayın-Okuyun/Güllük Dergisi

Google Web'de Ara Sitede Ara
Submit Face book
  • 1 Oy - 5 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Konu Modu
Heykele Feda Bir Can: Fedai BİRCAN…
Dışarıda Gazanfer Eryüksel
Yetkili Şair
***
Üyelik tarihi: Dec 2014
Mesaj Sayısı: 180
Konu Sayısı: 179
 
#1
26/10/2016, 22:28
Heykele Feda Bir Can: Fedai BİRCAN…



Gazanfer ERYÜKSEL


Fedai Bircan ile ANSAN - Antalya Sanatçılar Derneği’nde açılan sergilerde ve yapılan etkinliklerde tanıştım. Hayata ve sanata bakışındaki alışılmışın dışındaki duruşu ve söylemleri dikkatimi çekti. O heykelin, ben de edebiyat ve musikinin peşinde koştururken bırakın sohbet etmeyi, beraber bırakın kahve içmeyi, oturup sohbet etmeye fırsatımız olmadı. ANSAN 22 yıldır bulunduğu yerleşkeden hayli keskin bir siyasi tasarrufla cebren atılınca havaya atılmış taş gibi olduk. Havaya atılmıştık ama yerçekimi sanki yoktu… Öylece kaldık… Derneğin yerinden edilmesi bazılarını iyice uzağa fırlatırken bazı üyeler de birbirlerine daha yakın ve hatta omuz omuza durarak bu süreci atlatmaya çalıştık. Azalırken çoğalmak böyle bir şeydi işte. Bu “Karartma Günleri”nde ben Edebiyat Komisyonu’nda görev alarak dar boğazı aşmaya katkı vermeye çalışırken Fedai ile yakınlaşmamız da başlamış oldu. Dernek, etkinliklerini Tek Kapılı Han diye bilinen, Muratpaşa Belediyesi tarafından verilen bir yerde sürdürmek zorundaydı. İşte bu tarihi mekânın orta yeri çay bahçesiydi. Fedai ile sohbetlerimiz de burada başladı. Hayat ve sanat yolculuğunu öğrendiğimde duruş ve söylemindeki alışılmışın dışındaki ifade yapısının köklerini de görmüş oldum. Hayalim böylesi bir hayat ve sanat yolculuğunun ayrıntılarıyla bir kitapta toplanması ve geleceğe uzun bir mektup göndermekti.
“Olan ve olması gerekenler arasındaki farkı ayırt edemeyenler yanılgıya ve yenilgiye tutsaktır” ifademi hatırladım. Şöyle de diyebiliriz galiba… “Azı olmayanın çoğu olmaz”…  

Bu söyleşideki başlık “Heykele Feda Bir Can: Fedai BİRCAN” hayal ettiğim kitap için düşündüğüm isimdi. Bu ismi şimdi bir söyleşi başlığı olarak görüyorsunuz. Ama hayat sürprizlerle dolu bir yolculuk… Umarım bir gün Fedai ile uzun soluklu bir çalışmayla o ırmak söyleşiyi yaparım. Niye olmasın… 

Fedai Bircan kimdir?
1963 yılında Burdur’un Çavdır İlçesi Anbarcık köyünde doğdu. İlkokulu 1972-73 döneminde bitirdi. Altı yıl Kuran Kursu’nda din eğitimi aldı. Ama devam etmedi. Özgürlüğüne düşkün bir genç olarak Antalya’ya gelerek mermerci çırağı olarak çalışmaya başladı. (1978) Çocukluğunda çamurdan yaptığı heykelciklerin yolunda hayatına devam etti. Eski yazı ve hat bildiği için mezar taşlarına kabartmalar, oymalar yaptı. Turizm sektörü için dekorasyon ağırlıklı oymalar, kabartmalar yaparken heykele geçti. “Bir Romalı 2000 yıl önce heykel yapıyorsa bir Türk olarak ben neden yapmayayım?” sorusunun yanıtı olarak heykel yapmaya başladı. Heykele başladığında anatomi bilgisi eksikliğini gördü ve Muratpaşa Güzel Sanatlar Kulübü’ne girerek anatomi ve heykel dersleri aldı. Buradan başarı ve takdir belgesi alarak mezun oldu. Dünyaca tanınmış heykeltıraş Mehmet Aksoy tarafından aldığı davet üzerine, projesi adı geçen sanatçıya ait altı metre boyunda bir Kibele heykelinin yapımını gerçekleştirdi. Bundan sonra klasik, özgün ve soyut mermer heykeller yaptı. Tek amacı olan tarihe mal olacak dayanıklı materyallerle eserler bırakmak için sanat yaşamına Antalya’da devam etmektedir.

Gazanfer ERYÜKSEL:
Özgeçmişinizden kısa da olsa hayat yolculuğunuzun ana hatlarını öğrenmiş bulunuyoruz. Ama ben sormak istiyorum. Neden heykel?

Fedai BİRCAN:
Doğduğum topraklardan tarih fışkırması beni heykele iten en eski kök diyebilirim. Aslen bir çiftçi çocuğuyum. Babamın ekip biçtiği topraklardan çıkan kırık kiremit parçaları, küp şeker biçiminde renkli taşlarla oynardım arkadaşlarımla. Dahası pınar özlerinde çamurdan hayvan heykelcikleri yapardım.  Toprak damın tavanında oluşan lekelerin içindeki figürlerden tutun da alacakaranlık arazide yürüdüğümde taşların, ağaçların heykel siluetinde bana görünmeleri… Dökülen suyun yaptığı lekelerin resim gibi görünmeleri… Şimdi geriye dönüp de baktığımda bu işler için yaratıldığımı düşünüyorum.



Gazanfer ERYÜKSEL:
Türkiye’de heykel konusunda neler söylemek istersiniz?

Fedai BİRCAN:
Türkiye’de heykel, sanat dalları içinde en garibi, en şansız olanıdır. Bilindiği gibi Osmanlı döneminde inancımız gereği heykel sıfır noktasındadır. Cumhuriyetten sonra devletin bakış açısı olumlu olsa da geleneksel kültürümüz nedeniyle sıkıntı devam etmektedir. Resmi kurumların talepleri sonucunda kalıp usulüyle bir modelden binlerce üretilerek okullara, belediyelere dağıtılmaktadır.  Turizm sektöründe çevre düzenleme amaçlı yine aynı şekilde alçı kalıp usulüyle dayanıksız eserler üretilmektedir. Gönül ister ki devlet ve belediyeler örneğin Fransa’da, İtalya’da olduğu gibi asırlarca kalabilecek taş ve seramik gibi dayanıklı materyallerden yarışma usulüyle projeler yapılmalıdır. Kentlerimiz ve meydanlarımız asırlarca kalabilecek sanat eserleriyle donatılmalıdır. Yetişen yeni kuşakların böyle bir görgü ile yetişmeleri sayesinde geleneğimizdeki heykel önyargısı aşılabilir. Türk toplumunun tarih boyunca geçtiği aşamaların açıkhava heykel müzeleriyle anlatılması çok yararlı olacaktır diye düşünüyorum.

Gazanfer ERYÜKSEL: Bir sanatçı/birey olarak kendinizi ifade ettiğinize inanıyor musunuz?

Fedai BİRCAN: Sanatçı alışılmışın, dayatılanın karşısında durarak gösterilmeyeni topluma göstermeye çalışan biridir. Buradan yola çıkarak heykelin maddi bir gelir sağlamsının mümkün olmadığını düşünürsek, bunca yıldır heykel yapmam kendimi ifade etmede biricik tarz ve yaşam biçimi olmuştur. Heykel yaptıkça mutlu olduğunu görüyorum. Bir başka boyut ise bir gün öleceğini bilen bir canlı olarak zamanda iz bırakmaktır sanatçının amacı. Heykel yapmaya başladığında verili zamanın dışına çıktığımı ve kendimle sohbet ettiğimi görüyorum.

Gazanfer ERYÜKSEL:
Türkiye’de ve Antalya’da Türk insanının heykel ve sanata bakışı ve yaklaşımından bahseder misiniz?

Fedai BİRCAN:
Özgeçmişimde belirttiğim gibi İslam kültürü ile yetişmiş bir insanım. Yani bize heykelin put olduğu öğretildi. Devletin heykele bakışında bir olumsuzlama olmasa da yaygın genel kanı toplumun bakışını belirlemektedir. Halka çağımızda kendi yaptığı putlara tapmayacağını anlatmanın yolu ise yukarda da söylediğim gibi heykellerin yaygınlaşmasından geçmektedir. Topluma bunu göstermek lazım… Orhun anıtlarından taş damgalara Türk kültürünün tarihte iz bırakan eserinden hareketle kendi köklerimizi yaşatmak zorundayız. Bunun çağımızdaki ifade biçimi ise heykelden başkası değildir. Toplumdan dileğim her yapılan eser put değildir, var olma sebebimizdir, kendimizi bir ifade biçimidir.

Gazanfer ERYÜKSEL:
Bu söyleşiyi bitirirken eklemek istediğiniz neler var?

Fedai BİRCAN:
Benim sanat yolculuğum klasik anlamda bir eğitim süreci sonucu olmamıştır. Yolumu kendim seçtim, bu sanatı öğrenmek için çaba gösterdim. Devletin kendi olanaklarıyla yetişen insanlarımıza destek olacak bir kültür politikası olmalıdır. Şunu düşünün lütfen, plastik sanat eğitimi alan ama ressam, heykeltıraş, seramikçi olmayan kim bilir kaç kişi vardır. Bir de benim gibi o çerçeveden geçmeyen ama heykele adanmış yaşanan bir ömür var. İsterim ki benim biriktirdiklerimden ve yöntem farklarından gelecek kuşaklar yararlansın. İşte bu bilgi paylaşımı için geçirgen yapıların oluşturulması gerekiyor. Bu noktada üniversitelerden yerel yönetimlere önemli görevler düştüğünü söylemek isterim.

Gazanfer ERYÜKSEL:
Bu güzel söyleşi için teşekkür ederim.

Fedai BİRCAN:
Ben de teşekkür ederim.
   
( c) Bu şiirin (yazının) her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Alıntı  
Dışarıda Site Yönetimi
Admin
*******
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesaj Sayısı: 12,518
Konu Sayısı: 11,588
 
#2
27/10/2016, 21:48 (Bu mesajı son düzenleyen: 27/10/2016, 21:50 Site Yönetimi.)
Şahane bir söyleşi olmuş...
Fedai bir can'dır o... Canlar canıdır o..
Muhteşem bir sanatçıdır...
Teşekkürler...
Saygılar...

Gülce Edebiyat Adına
Mustafa CEYLAN
Alıntı  
Dışarıda Refika Doğan
Yetkili Şair
**
Üyelik tarihi: Feb 2015
Mesaj Sayısı: 21
Konu Sayısı: 4
 
#3
Shy  27/10/2016, 23:34
Giriş yazınız ve alıntıladığım aşağıdaki kısa paragraf ile birlikte söyleşi başlığı "Heykele Feda Bir Can:Fedai BİRCAN" ifadeniz çok çok anlamlı, çok değerli, özenli bir çalışmanın sonucu...
Sizin de değindiğiniz gibi, söyleşi daha da genişletilerek bu başlık altında kitap haline getirilmeli bence de. Sn. Fedai Bey' in yaşam öyküsü, azmi, emeği, inanç ve idrakiyle mesleki yönünü, sanatsal derinliğini belirleyip ortaya çıkarması, besleyip olgunlaştırması ve ustalık mertebesine gelmesi...
Sadece el becerisi değil, ussal ve sanatsal derinliği ve yaratıcılığıyla da çok özel bir insan olduğunun emarelerini göstermesi büyük bir gurur, onur ve başarı öyküsüdür benim nezdimde. Sayenizde böyle bir değerimizin varlığından haberdar olmak mutluluk verici olduğu kadar benim mahcubiyetim de!
Nice söyleşilerle nice başarı öykülerinde buluşma dileğimle teşekkürler Gazanfer Bey, teşekkürler Fedai Bircan...


"Halka çağımızda kendi yaptığı putlara tapmayacağını anlatmanın yolu ise yukarıda da söylediğim gibi heykellerin yaygınlaşmasından geçmektedir. Topluma bunu göstermek lazım… Orhun anıtlarından taş damgalara Türk kültürünün tarihte iz bırakan eserinden hareketle kendi köklerimizi yaşatmak zorundayız. Bunun çağımızdaki ifade biçimi ise heykelden başkası değildir. Toplumdan dileğim her yapılan eser put değildir, var olma sebebimizdir, kendimizi bir ifade biçimidir. "
Alıntı  
Tweet      
     


Digg   Delicious   Reddit   Facebook   Twitter   StumbleUpon  


Konuyu görüntüleyenler:
1 Misafir

Mustafa Ceylan |
  •  
  • Yukarı dön  
  • Lite mode  
  •  Bize Ulaşın


Dost Sitelerimiz:

Türkçe Çeviri: MyBB Türkiye
Üretici: MyBB, © 2002-2023 MyBB Group-Theme © 2014 iAndrew

Sitemizde yer alan eserlerin telif hakları şair-yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir.(Haberleşme : ceylanmustafa_07@hotmail.com)
Doğrusal Görünüm
Konu Görünümü
Yazdırılabilir Sürüm
Konuya Abone Ol
Konuya Anket ekle
Konuyu Arkadaşına Gönder