KONUK YAZAR:



Eğitim-Yazar Recai Şahin: İsa Kayacan adını Guinness Rekorlar Kitabı’nda görmek, bir belgeselini izlemek, Burdur da ki heykeli önünde resim çektirmek en büyük dileğimdir.



İsa Kayacan’ın Çalışmalarını Araştırma ve Değerlendirme Komisyonuna:

Aziz dost İsa Kayacan’ın Guinness Rekorlar Kitabı’na girmesi için yapılacak tüm çalışmalara sonuna kadar katılacağımın bilinmesi dileğiyle, yazdığım birkaç notu komisyonunuz üyelerinin bilgilerine arz ediyorum.

Sevgili İsa Kayacan İçin,

Bir yazımda (03.08.2010 tarihli-Milliyet Blog) sevgili İsa Kayacan için, Şairliği, yazarlığı ve kişiliği konusunda Türkiye de ve belki de dünyada en fazla övgüye layık görülen kişi olan İsa Kayacan’ın, Guinness rekorlar kitabına girmesi an meselesidir

Daha önceki bir değerlendirmemde sevgili Kayacan için Bir gün onu tam anlatabilecek bir sözcük veya bir terim bulunursa o sözcük veya terim asrın icadı olabilir demiştim. Hala aynı düşüncedeyim.

Hani çok sevdiğimiz, takdir ettiğimiz birisi için heykeli dikilecek adam deriz ya!..

İşte heykeli dikilecek adam, anıtı dikilecek can, İsa Kayacan.

Yakın bir gelecekte bir davetiye almak istiyorum. Davetiyenin üstünde; Burdur’umuzun gurur kaynağı büyük yazar İsa Kayacan’ın Burdur meydanına dikilecek heykelinin, tarihinde yapılacak açılış törenine diye yazmalı.

Burdur’a dikilecek İsa Kayacan heykelinin açılış töreninde buluşmak dileğiyle,

Diye yazmıştım.

Şimdi de, O’nun adını Guinness Rekorlar Kitabında görmek, bir belgeselini izlemek Burdur da ki heykeli önünde resim çektirmek en büyük dileğimdir, diyorum.

İşte, Aziz dost İsa Kayacan için dostlarının yazdıkları yazılardan birkaç söz:

Açık sözlü, açık yürekli,

Adam gibi adam,

Alıngan,

Alicenap,

Altın kalem,

Anadolu basını şefi,

Anadolu basının babası,

Anadolu basının bülbülü,

Anadolu basının duayeni,

Anadolu basının Evliya Çelebisi,

Anadolu basının fahri hemşerisi,

Anadolu basının hamisi,

Anadolu basının kara sevdalısı,

Anadolu basınının ağabeyi,

Anadolu destanı,

Anadolu efendisi,

Anadolu’nun sesi,

Anlayışlı,

Araştırmacı,

Arkadaş canlısı,

Aşırı alıngan,

Ayaklı kitaplık,

Aydınlanma savaşçısı,

Basın peygamberi,

Basınımızın yazı kaynağı,

Basınımızın Yunus Emre’si,

Becerikli,

Bilgili,

Bir çile adamı,

Bir kalem ve fikir ustası,

Biyonik adam,

Ciddi,

Çalışkan,

Çok çalışkan,

Damarda dolaşan kan,

Derlemeci,

Destanlaşan köylü,

Doğrudan ayrılmayan,

Dost canlısı,

Dostların en samimisi, en güzeli, en içtenlerinin başında geleni,

Duayen,

Duygu yüklü bir insan,

Dürüst,

Düzenli,

Edebiyat doktoru,

Eleştirmen,

En çalışkan basın müşaviri,

En çok makale yazan, en çok kitap yayınlayan kalem sahibi,

En çok makalesi yayınlanan yazar,

Erdemli,

Fahri elçi,

Gayret sembolü,

Gayretli,

Gazeteciliğin duayeni

Gönül adamı

Güler yüzlü,

Günümüzün Ahmet Mithat Efendisi,

Güvenilir ve anlayışlı tutumuyla aranılan bir dost,

Halden anlayan,

Hayatı boyunca doğruluğuna inandığı yoldan ayrılmayan,

Hayatın, kendisine gülümseyerek bakmadığını söyleyen,

Hayrat adam,

Her yerde, her şeyde, her zaman tasarruf diyen,

Herkesin tanıdığı dost,

Hoşgörülü,

İçimizden biri,

İlişkilerde beğeni toplayan,

İlklerin adamı,

İmparator,

İnandığı fikirlerini büyük bir inançla sonuna kadar savunan,

İsmi gibi yıpranmak bilmeyen güçlü bir sanatçı,

İyi bir aile reisi,

İyi bir baba,

İyi niyetli,

İyilik bilen,

Jet Gazeteci,

Kadirşinas, hatır güden,

Kalem emekçisi,

Kalpaksız kuvvayı milliyeci,

Kararlı,

Karşılık beklemeden çalışan,

Katıksız bir Anadolu insanı,

Kendi istatistiğini tutan,

Kendine sonsuz bir güveni olan,

Kendisine yakıştırılan isimleri hak etmiş bir kişi,

Kırılsa bile eğilmeyen,

Kilometre taşı,

Mümtaz yazarımız,

Münekkit,

Mütevazı,

Olgun,

Ordinaryüs yazar,

Oturduğu sandalyelerde kasılmayan,

Örnek alınacak rehber,

Örnek insan,

Peygamber gibi adam,

Rekora doğru koşan yazar,

Sağlam karakterli,

Sahasında bir canlı tarih,

Samimi,

Sanat bayraktarı,

Sanat kültür öğretmeni,

Sanatımızın elektronik beyni,

Saygılı davranışları,

Saygılı,

Sebatkâr,

Sofrasındaki yemeğe göre karnını doyurmasını bilen,

Sonuca çabuk ulaşmak isteyen,

Şair, yazar, gazeteciler arasında en kolay ve en sık ilişki kuran ve sürdüren kalem sahibi,

Şairlerin babası,

Tanıtıcı,

Taşra basının tek fahri başyazarı,

Taşra basınının baştacı.

Tek başına bir kalem ordusu,

Terbiyeli,

Titiz editör,

Tutarlı,

Türkiye genelinde Burdur ve Burdurluyu en iyi tanıtan,

Türkiye hemşerisi,

Türkiye’de en çok yazan ve yayınlayan kalem sahibi,

Türkiye’nin en süratli yazarı,

Ustalığın harcı,

Ünlü yazar,

Üretken,

Üstat,

Vefakar,

Yardım meleği,

Yardımsever,

Yayıneri,

Yazı fabrikatörü,

Yazı makinesi,

Yerel basın dostu,

Yerel basının ağabeyi,

Yılın edebiyatçısı,

Yoksulluktan çok etkilenen,

Yorgun savaşçı,

Yorulmaz kalem mücahidi,

Yön gösteren,

İsa Kayacan için, Göller Yöresinin değerli şahsiyeti olan İsa Kayacan’ın yazdığı yazıları ölçüye vuracak olursak, ekvatoru birkaç defa dolaşır ifadesi kullanılmıştır.

Bu kadar sıfat, bu kadar söz, O’nun saçının bir teli kadar bile değildir.

İsa Kayacan !, İsa Kayacan !, İsa Kayacan !

İşte Eğitim öğretimin her kademesinde okutulması gereken başlı başına bir ders, başlı başına bir ders konusu.

İsa Kayacan bir şiirinde:

“Herkes beni Ankara’larda sanır

Burdur da bir dam çökse, içim parçalanır” diyor.

Derin düşününce, gözleri yaşartacak bu dizelerle söylenmek istenen duygu, sayfalar dolusu yazılsa anlatılabilir mi acaba?

O’nun deryasından bir damla alabilene ne mutlu.

İsa Kayacan’ın ikincisi asla ve asla yoktur ve belki de olmayacaktır.

(1.Mart.2011)