Oturum Aç

Sabit İnce · 26/02/2015, 01:36

KÜLTÜR OCAĞI DÜKKANLAR

Sabit İNCE
*****************

Yine beni eski günlere götürdü bu Mehmet Ali..Aşağıya bir bölümünü alacağım ama ondan önce ortaokul yıllarında boş zamanlarımızda takıldığımız Berber Ali'nin dükkanı ve arkadaşım Selami Şen ile orada öğrendiklerimiz, dinlediklerimiz aklıma geldi. Daha sonra Kitapçı Şükrü Şahbaz'ın kitabevi ve Hüseyin Eğelioğlu ağabeyimin Ayakkabıcı dükkanı. Kozaklı da olduğum zamanlar hep orada değerlendirirdik zamanı. Büyüklerimizin sohbetlerini dinler, okudukları kitaplardan söz ederdik. Hata onların aldığı kitap ve dergileri de gücümüz yeterse bizlerde alırdık, yoksa onlardan alır okurduk.

Hey gidi günler hey.. İşte 1970-80 yılları arasında tabii benim bildiğim böyle kültür dükkanları vardı. Kahve bilmezdik, 3-4 kaç kişi olursak orada sohbet eder, edep, sevgi, saygı ve kültürlerinden faydalanırdık. Yani oralar sanki bizim için bir ocak idi.

Şimdi gelelim Mehmet Ali Kalkan''ın Adanalı Terzi İsmet Akıllı ağabeyine ve sözü yine Kalkan'a vereyim. Bakın neler anlatıyor:

"Gönlümden...

Terzi İsmet Akıllı Ağabey...Rahmetle...

Üniversiteli yıllarımızda sığınılacak güzel mekânlardan birisi de İsmet Ağabey'in terzi dükkânı idi. Çay vardı, sohbet vardı, daha da önemlisi İsmet Ağabey vardı. İsmet Ağabey genellikle Adana'nın eşrafına, kabadayılarına elbise dikerdi. Meczupların da uğrak yeriydi burası. Müşterilerden ya İsmet Ağabey fazla kumaş getirmelerini ister ya da onlar durumu bilir kendiliklerinden getirilerdi.

Fazla kumaşlar meczuplar içindi. İsmet Ağabey o insanları ihtiyaçlarına göre meccanen giydirirdi.

Bir gün dükkânda sohbet ederken aralıklarla iki meczup geldi. Bir tanesi hiç susmuyor, dereden tepeden, dağdan bayırdan durmadan konuşuyordu. Hepimiz de dinliyorduk. Ne kadar zaman geçti bilinmez o meczup "ahlâk çok bozuldu, rüşvetçileri, ırz düşmanlarını, uyuşturucu tüccarlarını ibreti âlem için Küçüksaat'te -duvardaki tabloda Fatih'in İstanbul'u fethi tablosu vardı. Hani elinde kılıç olan- şu kılıcı eline alacaksın keseceksin, keseceksin.." dedi. Saatlerce hiç sesini çıkarmadan bizimle beraber bu çok konuşan arkadaşı dinleyen, konuşmasından da epey rahatsız olan diğer meczup arkadaş aynen şöyle söyledi. "Kes, kes efendim. Bu kadar pırasaya biraz da et lâzımdı." smile ifade simgesi

İsmet Akıllı Ağabey'e, geçmişlerimize, bizden önce gidenlere, bu toprağı vatan yapanlara rahmetlerle..."

Mutlaka sizi de bir yerlere götürdü değil mi?

Bazı hususları hatırlattığın için çok teşekkür ederim M. Ali kalkan kardeşim. selam ve sevgi siz dostlarıma, okuyucularımıza ve Rahmet ve minnetle andığımız o kültürevlerinin sahipleri insanımıza..

Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre:	Şifremi Hatırlat
	Beni Hatırla