• SiteAna Sayfa
  • Güllük Dergisi
  • Şairlerimiz
  • Arama
  • Üyeler
  • Video
  • Yardım
  • bayrak

Giriş Yap   Kayıt Ol
Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre: Şifremi Hatırlat
 
Gülce Edebiyat Akımı
gulce
Your browser does not support the audio element.

Akdeniz Radyo istek
Tıklayın-Okuyun/Güllük Dergisi

Google Web'de Ara Sitede Ara
Submit Face book
  • 0 Oy - 0 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Konu Modu
Said Emre (GÜLCE-BULUŞMA)
Dışarıda osman7159
Site Yönetimi
*****
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesaj Sayısı: 1,772
Konu Sayısı: 555
   
#1
28/09/2011, 19:02
Said Emre (GÜLCE-BULUŞMA)

Varlığı ezeldir her sözü ferman,
O’nadır yolculuk ondadır derman.

O’dur sonsuz olan, ondandır beşer,
Hakiki evliya aşk ile hayran.

O’nun eseridir bütün bir evren,
Üstteki gök kubbe koruyan sayvan.

Hak’tan habersizin ahvali kemdir,
Kim bâki dünyaya hani Süleyman.

Kim vuslata ermiş dünya aşkıyla,
Hani Mecnun, Leyla nerede Lokman.

Gelen gider bir gün azıksız olmaz,
Aslına döner ten can kalır pinhan.

Ömrü besmelesiz geçen ey fani!
Kimdir Yaradan’ın kimdir nigehbân.

‘‘Said sen sözini câhile dime
Ne bilür şekkeri dağdaki hayvan’’

‘‘Eyüdün göyne göyne
Halimüz döne döne
Düşdük ışkın odına
Can gönül yana yana

Varlık içre barışduk
Kadimtiğe karışduk
Kopduk tenden kavuştuk
Said'e cân olana’’

Derken, haksız da değildir hani,
Yaşayan fani;
Kıymetlenmiş kişilik, menkıbeleşmiş bir hayat.
Heyhat!
Hakkında yeterli bilgi bulunmayan sûfi.
On üç ve on dördüncü yüz yılda yaşamış,
Öldüğünde kaç idi yaşı, açıklığa kavuşmamış.
Aksaray doğumlu okumuş aydın,
Bilinen ilk adı Molla Sadettin,
Yazın tarihimiz düşmemiş kaydın.
Asırlara direnen
Yunus gibi bir dehanın çağdaşı en yakın takipçisi;
İlmine sancak,
Hacı Bektaş-ı Veli’nin eserlerinden
Kendi şiirlerinden tanınır ancak.

Vilâyet-nâme der ki: O büyük bir deryadır,
Yüzlerce talebeye zahiri ders verirken,
Zaman zaman dolaşır sohbetlerde bulunur.
Sulucakarahöyük yakınında Tuzköy’de
Hacı Bektaş-ı ile görüşüp tanış olur.
Önce karşıdır ama sonunda yanındadır,
On sekiz yıl süreyle hamken olur ve pişer,
Tasavvufla yoğrulur ilmine eyler çadır.

‘‘Sıdkı birle meydana gelen talibler bugün
Han ü manı terk edüb geçer cümle varundan

Adum Said değülken cümle müşkil halliken
Bir ayet okumuşam Hünkâr'ın esrarundan’’

Yeni Sadettin doğar kapanır eski devir,
Arapçadır Makâlât anlar mı hiç bilmeyen;
Hünkâr der ki bir ara güzel Türkçeye çevir.
Yapılan iş Türkmen’e sanki göbek kordonu,
Gürül gürül bir hizmet tanınmış yapar onu.

Şiirlerinde
Türk dilince söylenmiş
Yunusça bir tarz görür,
Said Emre adını
O’na Hünkârı verir.

Hizmetini alınca Hacı Bektaş-ı Veli,
Salar Said Emre’yi yurt olur İç-il eli.

Vilâyet-nâme der ki:

‘‘Otururken bir gün Molla Said
Dedi Hünkâr anma sözümi işid

Nan baha verdük sana İçil'i
Dem yom oynat var ana dir ol Veli

Kalkuban Molla Said oldı revan
İrişinceğiz ol il içre heman

Eyledi mesken tutup anda karar
Emr-i Hak irince kıldı intizar’’

Işık olur aşk ile sönmeden harı,
Aydınlanır,
Oymak oymak oba oba çadır çadır
Konargöçer Mersin diyarı.

Piri ölene kadar bölgede yanan fener,
Sonra Germiyan’daki Hünkârın halifesi
Türkmen eli ışığı Hacım Sultan’a döner.
Yeni taliplerine yol gösterir nefesi,
Ay gizlenir zifire kıskanıp güneş söner.

Önceleri
Şehitli Türkmenlerinin kışlağı,
Yirminci yüzyılda iskân mahalli,
Daha sonra köy konumuna gelir
Said Emre’yi bağrına beleyen;
Manisa’nın Kula ilçesine bağlı Sarnıç köyü.
Adına, günümüze yetişmeyen bir vakıf, zâviye,
Bugün hala ziyaret edilen mezarı bulunmaktadır.
Ayrıca İç-il’de faaliyet gösterdiğine,
Sevilip sayıldığına işaret
Mersin Mut Hacısait köyünde makâmı vardır,
Gönüllere keramet.

Sevgi olup dalgalanmış Akdeniz’de, Ege’de.
Yeni doğan erkek çocuklarına hâlâ
Said, Emre, Dede, Said Emre, Said Dede,
Kızlara Said Emre’nin annesinin adı
Fadime veya Fadime Ana ismini veren vardır
Manisa yöresinde.

Said Emre’nin dostluk köprüsü,
Hacı Bektaş, Yunus, Hacım Sultan
Güzergâhlarından geçer.
Makâlât ve Vilâyet-nâme yapar teyit,
Yansır şiirlerine mısra mısra beyit beyit.

Türk araştırmacılar;
Said Emre’nin varlığından
Alman Profesör Hellmut Ritter’in cönkündeki
Said mahlaslı şiirler vasıtasıyla haberdar olur.
Geçmişi bilmeyen ayrılır kökten,
Bir beyit verelim Almanca cönkten:

‘‘Yeryüzi etüm tenüm akar sulardur kanum
Tahkîk burcundan doğar uyakmaz benüm günüm’’

Şiirleri Makâlât, Vilâyet-nâme
Yunus’un şiirlerinin toplandığı cönklerde çıkar.
Günümüze kadar bazı şiirleri gelmişse de
Müstakil bir divanına rastlanılmaz.
Ancak Vilâyet-nâmede, divan oluşturacak kadar
Birçok nefes söylediği aşikâr.
Yunus’la aynı vezin ve kafiyede yazdığı
İlk beyitleri birbirine benzeyen şiirleri vardır;
Belki de bir naziredir, kim bilir.

‘‘Yunus:
Bu bir acâyib haldür bu hâle kimse ermez
Âlimler da’vî kılur velî değme göz görmez
Said:
Değme bir anduğumca yürek yerinde durmaz
Nice kim anı anam gönlüm hiç karar almaz
Yunus:
Lâ şerik’den okursun yine şerik katarsın
Bire iki demeği kimden fetvâ tutarsın
Said:
Her dem bile danışup anı kandadur dersin
Uyanık sanma seni yavlak katı uyarsın
Yunus:
Hakk’ı kaçan bulasın Hakk’a kul olmayınca
Erenlerün eşiğün yasdanup yatmayınca
Said:
Gönül kanda dolanur ma’şûkun bulmayınca
Kişi âşık mı olur gönülsüz kalmayınca
Yunus:
Andan beri günildüm dostıla bile geldüm
Bu âleme çıkıcak acâyib hâle geldüm
Said:
Ezelden ben bu ışkı bu mülke tuta geldüm
Yâridüm anda şeksüz yine ol yâre geldüm
Yunus:
Nice bir besleyesin bu kaddile kaameti
Düşdün dünya zevkine unutdun kıyâmeti
Said:
Mal üzere bağlanmaz dervişler mühimmâtı
Dünya ahret söylenmez erenler mekaleti”

Hacı Bektaş-ı Veli ufkuna doğan güneş,
Esrarında can olur yakar sönmeyen ateş.

Üç yüz altmış halife arasında bir Said,
Ve Vilâyet-nâme’de işte şöyle der Said.

‘‘Salâ geldi müezzin geldi kaamet eyledi
Kıbleye karşı yüzin tutdı niyyet eyledi

Secdeye indi yüzüm didar gördi bu gözüm
Dağıldı aklum sözüm zihnümi mat eyledi

Unutdum namazımı dosta tutdum yüzümü
Dost kendü mürvetinden bir işaret eyledi

Ne taat var ne salât ne zikir var ne tesbih
Bu beş vakit namazumı ışka gaaret eyledi

Şol benüm secdegahum Tur dağı durur meğer
Musileyin gözlerim Tur münacat eyledi

Kanda baksam dopdolu Hacı Bektaş-ı Veli
Bu Said kemter kulı oldı adet eyledi’’

Hünkârın irşadıyla can olur tasavvufa,
Piri neler düşünür, sevgisi nasıl sevgi;
Ararsak nedir diye gönül dolu bir övgü,
Said Emre’den doğan kıymetlenmiş bir vefa.

‘‘Işk üni arşa irer ışk gözi didar görer
Işka yarayan gönğül mutlak didara yarar

Işk da'visi uludur ışk hısımı bellüdür
İki cihan ilmini ışk bir adımda direr

Işk yokluk kabul ider varluğın koyup gider
Varluk mülkinden sonra ışk ebed ömür sürer

Dirliğin ışka virüb kendü ışka kul olup
Hünkâr ışkın öğmedin bu Said neye yarar’’

Tasavvufi bir yolda ilerleyen bir derviş,
Hâk ile birlik için yoklukta erir derviş.
Can gözünü açmaya adanmak erlik olur,
Aşk ile yana yana vuslata yürür derviş.

‘‘Zâhir bir bâtın gerek birlik eri halinde
Dünya ahret bir adım ışk erinün yolunda

Zâhirini bırakmış küllî bâtına bakmış
Sıfat-i ışka akmış varlığı ışk elinde

Ayrulığı unutmuş birlik kendüne bitmiş
Varlığını gark itmiş yağmur ile selinde

Kendi adın eyitmez kendiden kabul etmez
Bileliğin unutmuş ayrılık yok yolunda

Dirliğin ışka yazar varlıktan küllî bîzâr
Yolın yoklığa düzer yürir yokluk ilinde

Sait eydür zî dirlik dost ile olsa birlik
Yolın yoklığa düzer yürir yokluk ilinde’’

Başkadır Said’in aşkı nizamı,
Sevgiyle vardığı vahdet makamı.
Birlik şarabından öyle bir sarhoş,
Bir manzume ile söyler meramı.

‘‘Nagâh yağma eyledi ışk odı canımızı
Hiç kimse nitelükden virmez nişanumuzı

Nice nişan vireler kangı yoldan soralar
Çün elden bırakdurur din ü imanumuzı

Ne imana bakdurur ne hod dine tapdurur
Kendüyle bile dutar yıkdı dükkânumuzı

Virdi birlikden şarab kıldık dükkânı harab
Cümlesini terkitdük assı ziyanumuzı

Ne assı var ne ziyan gelsün canuna kıyan
Cümlesinden geçüben bulduk sultanumuzı

Gördüm imdi bu kandan ne biter bu ma'denden
Ayrılmazuz birlikden bulduk mekânumuzı

Said imdi yürivar çün bir oldı bu ikrar
Hiç makamdan virmesün kimse nişanumuzı’’

Osman Öcal


Osman Öcal

http://vk.com/club35666845


hizliresimyukle.com - Resmin Tam Görünümü













Alıntı  
Dışarıda RefikaDogan
RefikaDoğan
******
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesaj Sayısı: 2,701
Konu Sayısı: 1,516
   
#2
12/04/2012, 01:28
Büyük bir emek, büyük sabır ve özenle nakışlanmış dizelerin kalemine hayranım! Teşekkürler Osman Bet, teşekkürler şiirin Efendisi...
Saygı ve dostlukla...

Her nefeste Gülce...
Alıntı  
Dışarıda Aykıri
Yetkili Şair
***
Üyelik tarihi: Jan 2012
Mesaj Sayısı: 127
Konu Sayısı: 102
 
#3
12/04/2012, 01:42
bu kadar uzun ve zahmetli işlere imza atan üstadlara hayran olmamak elde değil :))
Buluşmanın tadı da burada eski klasiklerden ve üstadlardan alıntılar ya da kaynaklardan örnekler de çok keyifli oluyor

hep söylerim daha ustalardan öğrenecek neler var neler :))

Tebrikler ve hürmetler...
Alıntı  
Dışarıda Site Yönetimi
Admin
*******
Üyelik tarihi: Jan 2008
Mesaj Sayısı: 12,518
Konu Sayısı: 11,588
 
#4
12/04/2012, 02:36
Türk edebiyat tarihinde hiç bir edebi akımın yapmadığı bu tür bir çalışmayı yaparak, ülkemizin edebiyat göklerine önemli ve kalıcı eserler bırakan GÜLCECİLER'den Üstadımız,öğretmenimiz, araştırmacı şair-yazarımız OSMAN ÖCAL' a yürek dolusu teşekkürler, gene muhteşem bir çalışma, gene şahane dizeler ve mükemmel bir araştırma, bir Osman Öcal klasiği...
Teşekkürler...
Selamlar, saygılar...
Alıntı  
Tweet      
     


Benzeyen Konular
Konu: Yazar Cevaplar: Gösterim: Son Mesaj
  Hacı Bayram-ı Veli (GÜLCE-BULUŞMA) osman7159 4 2,491 06/07/2012, 22:07
Son Mesaj: Site Yönetimi
  Âşık Kerem GÜLCE BULUŞMA osman7159 4 2,511 10/05/2012, 23:01
Son Mesaj: osman7159
  Hasan Dede (GÜLCE - BAHÇE) osman7159 3 2,566 13/04/2012, 18:11
Son Mesaj: ahmet idrisoğlu
  Eşrefoğlu Rûmî (GÜLCE –BAHÇE) osman7159 3 2,349 26/03/2012, 09:31
Son Mesaj: muhammed_isa
  Şah İsmail-Hatayî (GÜLCE- BULUŞMA) osman7159 1 2,044 14/03/2012, 02:29
Son Mesaj: RefikaDogan
  Kaygusuz Vizeli Alâeddin (GÜLCE-BAHÇE) osman7159 1 1,322 08/03/2012, 02:02
Son Mesaj: osman7159
  Kul Himmet (GÜLCE-BULUŞMA) osman7159 2 1,628 28/02/2012, 12:56
Son Mesaj: osman7159
  Ercişli Emrah (GÜLCE-BULUŞMA) osman7159 5 3,507 18/02/2012, 02:22
Son Mesaj: osman7159
  Kayıkçı Kul Mustafa (GÜLCE- BULUŞMA) osman7159 3 2,079 18/02/2012, 02:21
Son Mesaj: osman7159
  Banazlı Pir Sultan (GÜLCE-BULUŞMA) osman7159 5 2,854 14/02/2012, 13:45
Son Mesaj: coşkunmutlu

Digg   Delicious   Reddit   Facebook   Twitter   StumbleUpon  


Konuyu görüntüleyenler:
1 Misafir

Mustafa Ceylan |
  •  
  • Yukarı dön  
  • Lite mode  
  •  Bize Ulaşın


Dost Sitelerimiz:

Türkçe Çeviri: MyBB Türkiye
Üretici: MyBB, © 2002-2021 MyBB Group-Theme © 2014 iAndrew

Sitemizde yer alan eserlerin telif hakları şair-yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir.(Haberleşme : ceylanmustafa_07@hotmail.com)
Doğrusal Görünüm
Konu Görünümü
Yazdırılabilir Sürüm
Konuya Abone Ol
Konuya Anket ekle
Konuyu Arkadaşına Gönder