Mart 1953'de Eskişehir’in Beylikova ilçesi, Halil bağı köyünde dünyaya gelen Köroğlu, ilkokulu ve ortaokulu Beylikova’da bitirdi. 1974 yılında Ankara Erkek İlk öğretmen Okulundan mezun oldu. Öğretmenliği sırasında Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi Eğitim Ön lisans bölümünü bitirdi. 25 yıl sınıf öğretmeni olarak çalıştıktan sonra Şubat 2000 tarihinde kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Rasim Köroğlu 61 yaşında iken aramızdan ayrıldı. Şiirleri Milli Kültür, Milli Eğitim, Çağrı ve çeşitli seçkilerde yer aldı. “Atatürk “ başlıklı şiiri Milli Eğitim Bakanlığının onaylarıyla okul kitaplarında yer aldı. Eskişehir Şairler Derneği’nin de bir üyesi olan Rasim Köroğlu ilk şiir kitabı KÖRÜN TAŞI kitabıyla ünlendi.
Bu kitabın ilk önsözünü şair ve yazarlarımızdan Feyzi Halıcı tarafından yazılmıştı. Şair Köroğlu bir dörtlüğünde:
Sanmayın ki felek hoş tuttu beni,
Ne doldurdu, nede boş tuttu beni,
Düşmanın attığı değmeden geçti,
Hep kendi attığım taş tuttu beni…
Köroğlu’ nun şiirleri Fransa / Lyon Jean-Moulin Üniversitesi'nde Türk Halk Şiirini, Ankara Gazi Üniversitesi ve Eskişehir Osman Gazi Üniversitesi başta olmak üzere bazı üniversitelerimizde âşıklık geleneğini anlattı ve onunla ilgili üniversitelerde tezler hazırlandı.
Köroğlu, Cumhuriyetin 80. yılı kutlamaları çerçevesinde Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarlık Makamının 30.09.2003 tarih ve 1872 sayılı (2003/83) genelgeleri uyarınca Eskişehir Milli Eğitim Müdürlüğü'nün kurduğu komisyon tarafından ‘Cumhuriyetin Kuruluşundan Günümüze İz Bırakan yedi öğretmen’den birisi olarak seçildi.
'Eskişehir Şairler Derneği’ üyesi olan Köroğlu, Azerbaycan Cumhuriyetinde faaliyet gösteren ‘Ulduz (yıldız) Âşıklar Birliği’ne de ozan-âşık geleneğimizin, saz-söz sanatımızın yaşatılmasında bütün dünyaya tanıtılmasında gösterdiği hizmetlerden dolayı fahri üye olarak kabul edildi. Köroğlu’nun ‘Televizyon’ adlı şiiri Prof. Dr. Erman Artun'un ‘Âşıklık Geleneği ve Âşık Edebiyatı’ adlı kitabında toplumsal taşlamaya örnek olarak verildi. Yine, Ahmet Saraçoğlu'nun ‘Dil ve Edebiyat Terimleri Sözlüğü’ adlı eserinde ‘Futbol’ şiiri yergiye, ‘Sosyete Sofrası’ adlı şiiri hicve örnek gösterildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'na 'halk şairi' olarak kayıtlı bulunan Köroğlu'nun ‘Körün Taşı’ ve ‘Kitabın Ortasından’ adlı yayınlanmış iki şiir kitabı bulunmakta.
Aldığı ödüllerden bazıları:
1998 yılında Türk Güreş Vakfı Adana Şubesi'nin açtığı 'Güreş' konulu şiir yarışmasında birincilik. 1998 yılında Aziziye Dergisi'nin açtığı 'Emirdağ' konulu şiir yarışmasında ikincilik. 1999 yılında Âşık Veysel Kültür Derneği'nin açtığı 'Âşık Veysel' konulu şiir yarışmasında plaketini Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in elinden aldı. 2000 yılında ANASAM'ın (Anadolu İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) açtığı 'Öğretmen' konulu şiir yarışmasında ikincilik. 2001 yılında 36. Konya Âşıklar Bayramı'nda 'Atatürk' şiiri ile 'Yılın Yedi Şiiri' ödülü. 2001 yılında 36. Konya Âşıklar Bayramı'nda 'Mizahi Şiir' dalında birincilik ödülü. 2005 yılında Antalya Şair, Ozan ve Yazar ve Ressamları Kültür Derneği tarafından düzenlenen Antalya İkinci Şairler Buluşması’nda ‘Şiir Büyük Ödülü’ne layık görüldü. 2006 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi Yerel Gündem 21 Sanatçılar Çalışma Grubu tarafından verilen ‘Türk Şiirine Hizmet Ödülü’. 2007 yılında ‘Osmaniye Folklor Araştırma Derneği’nce verilen ‘Geleneksel Âşık Feymani Şenlikleri’ kapsamında, Yüksel Özden anısına ‘Karacaoğlan Ödülü’nü aldı. Şair’in Körün Taşı (Taşlamalar) adlı şiir kitabı 1999 yılında yayınlandı. Benimde çok sevdiğim bir şiiri vardır. Rasim Köroğlu eşini birkaç yıl önce kaybetmişti.
Bir gün araştırmacılar ve halk edebiyatını sevenler tarafından Eskişehir ve yöresinde bilinen halk şairleri yazıldığında Yunus Emre ile birlikte Rasim Köroğlu'nu da hatırlayacaklarına inanıyorum. Onu genç yaşta yitirmeinin üzüntüsü içideğim.. Sevgili Rasim Köroğlu'na Allah'tan rahmet diler ve tüm sevenlerine ve tüm easkişehirlilere baş sağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun diyorum...
O günden sonra yalnız kalan Köroğlu AŞÇI adlı şiiriyle mutfakta ki haylatını şöylece anlatıyor.
AŞÇI
Neler gelip geçti bu garip başta,
Dul kalınca yüzüm gülmedi gitti,
Kesildim ekmekten, kesildim aştan,
Karnım tıkma basa dolmadı gitti.
*
Kap kacak aradım durdum mutfakta,
Menemen pişirdim çinko tabakta,
Yumurta yapıştı, biber ayakta,
Domates suyunu salmadı gitti.
Vurunca tokmağı kırdım havanı,
Fırladı sarımsak deldi tavanı,
Cücüklettim iki torba soğanı,
Evde sebze meyve kalmadı gitti.
Aşure pişirmek aklıma esti,
İki kaşık yiyen bir hafta kustu,
Verdiğim komşular selamı kesti ,
Kimseler kapımı çalmadı gitti.
Yiyince hormonu değişti huyu,
Bir çilek doyurdu koskoca köyü,
Dolapta uzadı hıyarın boyu,
Bu işlere aklım ermedi gitti.
Ateşte durdukça imambayıldı,
Patlıcan toplandı kıyma yayıldı.,
Rasim’in şöhreti, şanım duyuldu,
Üzerime aşçı gelmedi gitti.
Rasim KÖROĞLU