• SiteAna Sayfa
  • Güllük Dergisi
  • Şairlerimiz
  • Arama
  • Üyeler
  • Video
  • Yardım
  • bayrak

Giriş Yap   Kayıt Ol
Oturum Aç
Kullanıcı Adı:
Şifre: Şifremi Hatırlat
 
Gülce Edebiyat Akımı
gulce
Your browser does not support the audio element.

Akdeniz Radyo istek
Tıklayın-Okuyun/Güllük Dergisi

Google Web'de Ara Sitede Ara
Submit Face book
  • 0 Oy - 0 Yüzde
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Konu Modu
Saz çalmak ayıp ve günah mı?
Dışarıda Ahmet Özdemir
Yetkili Şair
****
Üyelik tarihi: Jan 2013
Mesaj Sayısı: 593
Konu Sayısı: 593
 
#1
19/03/2015, 12:25
Saz çalmak ayıp ve günah mı?

18 Mart 2015 Çarşamba 07:13:39

Ahmet ÖZDEMİR


Âşık Veysel, Cumhuriyet'in onuncu yılına kadar geçen günlerini şöyle özetliyor:

"Hayatım köyde geçti. Başka bir yere gidemiyordum. O zamanın zihniyeti dolayısıyla elimizde sazla bir kasabaya bile gidemiyorduk. Hem ayıp hem günah sayılıyordu. Ancak köylerde dolaşıyorduk. Düğün ve eğlence olduğu zaman gelip bizi götürürlerdi."

Ahmet Kutsi Tecer ellerine bir kağıt vermişti. Gittikleri yerde gösteriyorlardı. Bu kağıt, önlerindeki tutucuların engellerini bütünüyle temizliyor muydu?

Arkadaşı İbrahim'le Adana'dadır. Bakırcılar çarşısında  gezerlerken, bir meraklı  çağırır ve saz çalmalarını ister. Onlar da çalarlar. Meğer dükkanın asıl sahibi, karşı dükkanda komşusu ile birlikte namaz kılıyormuş.  Koşup gelmiş ve ağzına geleni saymaya  başlamış. Allah'ın, Peygamber'in men ettiği sazı çalacaklarına dilenseler daha iyi edeceklerini, dükkanında bed ve bereket bırakmadıklarını söylemiş.

İstanbul'la ilgili bir anısını Veysel şöyle anlatmıştı:

Tramvaya bindik gidiyorduk. Ayakta kaldığımızı gören bir genç yer verdi. Oturduk. Bunu gören yaşlıca bir kadın gence çıkışmaya başladı.'Zamane işte böyle diyordu. Bir alim bir hoca olsa yerlerinden bile kıpırdamazlar. Bunlar kim ki yer veriyorsun. Sazcı değil mi? Saz çalıncaya kadar dilenseler ne var?' "

Kuşkusuz ki her zaman önüne engeller çıkmamış. Mesut Cemil, Sabahattin Eyüpoğlu, Baki Süha, Refik Ahmet gibi aydınların desteğini görmüş.  Onlar moral ve cesaret vermişler.

Bir gün "Yine mektup aldım gül yüzlü yârdan / Gözletme yolları gel deyi yazmış" dizeleriyle başlayan şiiri Ülkü dergisine bırakmış. Ahmet Kutsi Tecer ile Ahmet Hamdi tnpınar görüp okumuşlar. Tanpınar çok beğenmiş "Ben artık şiir yazmayacağım" diye iltifat etmiş.

VEYSEL KENDİNİ KAHIR VE SABIRLA YETİŞTİRDİ

Bir yandan kendini kahır ve sabırla yetiştirmiş, sözlü halk kültürünün gelenekçi saz şairliğinin bozulmamış bir örneği veya halkası gibi görülürken, öte yandan çağın sesine kulak vermiş, kör inanışlarla savaşacak kadar aydınlanmış, eski sazla yeni sözler söylemesini bilmiş.

Karanlık dünyasını aşan düşüncesi, çağdaş insan sorunlarına çözüm arayacak yol gösterecek kadar gerçekçi olmuş.

Veysel: "İkilikten gelir belâ / Dava, insanlık davası.." diyor.

Bir  şiirin sonunda  "Bana düşman etmiş vatandaşımı / Sebebi ne ise soralım kardaş" diyen Aşık Veysel, ırkımız, neslimiz bir olduğu halde, yurdun yaralarını sarmak dururken, kardeşin kardeşe  düşman olmaması gerektiğini söylüyor bizlere.

"Aldanma cahilin  kuru lâfına

Kültürsüz insanın külü yalandır" derken  cehaletin zararlarını örnekleriyle anlatıyor.

BABACAN VEYSEL

Veysel'den en olgun şiirler insanı ve insanla ilgili öğeleri konu alan şiirlerdir. Bu deyişlerde Veysel, insanın kaynağından başlayarak bir gövdede canlanmasını, bu süre içerisinde nasıl çalışması,nasıl davranması gerektiğini ve bu yolun sonunda gene kaynağına dönmesini anlatır. Bir başka tanımla tasavvuf ozanı Veysel vardır bu deyişlerde. Bağlı olduğu inancın ıssız bir Anadolu köyünde kendisine aşıladığı bu duygular, Veysel'de gönül gözü ile geliştirilmiş, Veysel Aleviliğin büyük sırrını gönlünde çözmüştür.

Bütün iyi niyetli, babacan insanlarımız gibi, o da çalışmayı öğütlerdi. Çalışma güzelliğini anlatırdı şiirlerinde. Yalanın, hilenin zararlarını işler, ahlâklı olmanın erdemini yansıtır. Tutumlu olmayı öğütler.  Gereksiz tutuculuğa karşıdır.

Batıl inançlara, çağdışı tutuma karşı olan Veysel, bu konuda da oldukça duyarlıdır.

"Devri Cumhuriyet asırı yirmi

Uyan bu gafletten uyuma yurttaş.

Dünya ayaklanmış aya gidiyor

Uyan bu gafletten uyuma yurttaş

 

Bırak sar'öküzü varsın yayılsın

Set çekme gözlere herkes ayılsın

Her köşeye bir fabrika kurulsun

Uyan bu gafletten uyuma yurttaş

......"

Görüldüğü üzere, o toplumdaki değer yargılarını hayatın somut gerçekleriyle örneklendirerek eleştiriyor. Veysel burada bilimden yana, aydınlıktan yana, gelişmeden, somut gerçeklerden yana taraf oluyor.

"Bırak sar'öküzün varsın yayılsın" derken, "Dünyanın sarı öküzün boynuzları üzerinde durduğu" inancıyla alay ediyor.

YARIN: OKUL OKUL OKUL
( c) Bu şiirin (yazının) her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Alıntı  
Dışarıda RefikaDogan
RefikaDoğan
******
Üyelik tarihi: Feb 2008
Mesaj Sayısı: 2,701
Konu Sayısı: 1,516
   
#2
Shy  20/03/2015, 02:32
İçeriği, vermek istediği mesajlar, vurguladığı değerler bağlamında sonderece önemli ve güzel bir yazı...
Değerli kaleminize, özünüze saygıyla Ahmet Özdemir Hocam...

Her nefeste Gülce...
Alıntı  
Tweet      
     


Digg   Delicious   Reddit   Facebook   Twitter   StumbleUpon  


Konuyu görüntüleyenler:
1 Misafir

Mustafa Ceylan |
  •  
  • Yukarı dön  
  • Lite mode  
  •  Bize Ulaşın


Dost Sitelerimiz:

Türkçe Çeviri: MyBB Türkiye
Üretici: MyBB, © 2002-2023 MyBB Group-Theme © 2014 iAndrew

Sitemizde yer alan eserlerin telif hakları şair-yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır. Kaynak gösterilmek suretiyle alıntı yapılabilir.(Haberleşme : ceylanmustafa_07@hotmail.com)
Doğrusal Görünüm
Konu Görünümü
Yazdırılabilir Sürüm
Konuya Abone Ol
Konuya Anket ekle
Konuyu Arkadaşına Gönder