SEVDİKÇE...

Varlığın ve yaşamın tadına, bilincine varıp, en belirgin sorumluluklardan en yüce özgürlüklere uçar insan, SEVDİKLÇE

Sizler de, yaşamın tadına ve anlamına vararak, sorumlulukların sevgi sayesinde özgürlüklere dönüşeceğine inanıp; umutlarınızla, sevgi dolu dileklerinizle buraya geldiniz.
Ne güzel!... Merhaba diyoruz sizlere sevgili gönül dostları!...
Hoş geldiniz!...


GÜLBESTE

Gelin dostlar, gelin kardeşlerim
Gelin oturalım yan yana,
Gelin bağdaş kuralım şu sedire
Anlaşalım, birleşelim, görüşelim.

Gelin ey sizler, gelin diz dize,daha sıkı,
Doyasıya görelim yüzlerimizi,
Sevelim birbirimizi gönülden,
Görünüşde savaştayız amma
Aslında uzlaşmışız ezelden...

Bahçeye çıkalım,açılmış gülleri görelim
Güllerin en güzellerini derelim
Etek etek dökelim sevginin önüne
Sevelim sevilelim...

Gel gül yüzü kardeşim, gel güzelim
Birden yüz çevirme, bizi gönülden çıkarma
Biz gönül hırsızı değiliz, emin insanlarız,
Biz bu yokluk aleminde her zaman varız.

Nefesimiz o gül bahçesinden
Yüreğimiz, dostluk, kardeşlik.
Aşk gibi pusuda sevgiliyi bekleriz.
Aşka da o ilahi sevgiliye de kuluz biz
Bu kullukta yüceyiz,bu kullukla yüceleriz.
GÜL BAHÇESİNE GELİNİZ.
Mevlana

Neden sevgiye çağrı?

:Çünkü çevremize baktığımızda hep nefret,şiddet,ön yargı,insan hayatına saygısızlık, bencillik, mutsuzluk,umutsuzluk... Haberleri dinliyoruz,gazeteleri okuyoruz.Hepsi bize
savaşların, açlıkların, ölümlerin, sömürülen ya da kurban edilen insanların dökümünü veriyor.
İnsan onuruna ve insan haklarına saygısızlığın tablosunu çiziyorlar. Böylece insanı insan yapan yüce duyguların günden güne yok olmasına git gide alışıyor, şartlanıyoruz.
:Ama umutsuz değiliz.İster bir mum alevi,isterse bir volkan... Mayamızda var olan sevgi duygusuna yürekten inanıyoruz!

SEVGİSİZ KALMAK

Sevgisiz kalmak
Havasız,ışıksız,susuz kalmak gibidir!
Sevgi sağlıktır
Sevgi dostluktur
Sevgi şiir


Çölde kalanlara su
Yorgun düşenlere uyku
Umutsuzlara mutluluk
Hastalara esenlik,'şifa'
Ne değildir sevgi?


Tüm güzellikler, iyilikler onda
Sevgisiz kalmak
Karanlıkta kalmak,
Varlık ortasında yok olmak gibidir!


Merhaba sevgi
Merhaba dostluk
Merhaba mutluluk
Merhaba umut
Merhaba şiir
Ve merhaba dünya


Mehmet SALİHOĞLU


Ne değildir ki sevgi? İnsanın en güzel duygusudur o.İçimizde çicekler, güneşler açtıran gerçeğimizdir. Yaşadığımız,insan olduğumuzun bilincine varmaktır.

Sevgi evrensel bir müzik gibidir. Kimi yürekte coşkulu bir orkestra olur. Kimi yürekte türküdür. Bu türküyle çarpar yürek... Belki de her şey bu türkü içindir...

Sevgi dokunmaktır... Sevgi paylaşmaktır... İçten bir bakış, sıcak bir dokunuş tüm yalnızlıkları eritir sırasında...

Kuşkusuz insan yüreğinin en büyük gerçeğidir sevgi... Sevgi her şeydir dostlarım... Sevgi her şeydir...


SEVGİ NEDİR?

Sevgi sevgi dedikleri
Bir hayal mi düş mü ola
Kafdağının ötesinde
Anka denir kuş mu ola


Fakirlerin yoksulların
Öksüz yetim ve dulların
Cümle talihsiz kulların
Bağrındaki taş mı ola


Garibin alında yazı
Taliğin işvesi nazı
Kaderin çalmayan sazı
Gözlerdeki yaşmı ola


Sevgi sözlüklerin sözü
Sevgi hayalin türküsü
Çağın düşmanı korkusu
Tanrım!Böyle iş mi ola.


Attilla DAMAR

:"Duygusuzluğa yer yok" diye dursunlar...Duygulu insanlar var oldukça gül neslinin tükenmeyeceğine inananlardanız...Güller ve gül kokuları hep olacak...Sevenler,sakınanlar ve paylaşanlar da...



MELODRAM

Birinin bıçak vardı elinde
Birinin beyaz bir gül
İkiside yorgundu
Sokak çocukları halinde...

Bıçaklısı bıçağını sapladı
Çiceklisi çicieğini koklattı.
Kayboldular meyhaneler içinde
Kaldırımda gül ve bıçak
Kardeş kardeş kaldılar...

Cahit IRGAT



SEVMEK

saçak altına sığınmış
göçmen kuşun
kar tanecikleri arasında
düşen beyaz tüyünü de
görebilmek
işte
sevmek


Sunay AKIN

Işık ışık gönüle yansır sevgi...Sonsuza değin çoğalan aynalar gözlerimizdir ;sevgimizi saklayamadığımız, gizleyemediğimiz gözlerimiz... Sevgi güzelleştirir insanı, mutlu kılar. Bu duyguyla arınmışsanız siz de bir başkasını mutlu edeceksiniz demektir.Mutlulukta sevgi gibidir.


SÖYLE SEVDA İÇİNDE TÜRKÜMÜZÜ


Söyle sevda içinde türkümüzü
Aç bembeyaz bir yelken
Neden herkez güzel olmaz
Yaşamak bu kadar güzelken?
İnsan dallarla,bulutlarla bir,
Aynı mavilikten geçmiştir.
İnsan nasıl ölebilir
Yaşamak bu kadar güzelken?..


Fazıl Hüsnü DAĞLARCA

Sevgi,çocuk gibi,saf temiz.SEvgi,çicek gibi,bırakmış kendimi hafif esen duygularla...
Sevgi ağaç gibi, heybetli ve vakur yıllarca...




SEVDİM


Bir güvercin kuşudur ki yaşam, havalandıkça sevdim.
Sarplara sardı, çıkmazlara girdi, dolaştıkça sevdim.
Dikenlere bastım,sardı cılk yaralar bütüm gövdemi,
Yara bendim, can benimdi, güzel acımı sevdim;
Acemiydim,yol sokak bilmezdim,sakardım üstelik
Kalemi gösterdiler, kâğıtı gördüm,yazmayı sevdim.


Toprak terledi, soğuktan yarılıp dökülürken kavaklar,
Terleyen toprağı, eriyen karı,odun külünü sevdim,
Masal dinlemedim, oyun oynadım Millet bahçesinde,
Annem yanlızdı, babam hapisti,hapisteki babamı sevdim.
Kalın bir örtü gibi inerken üzerimize ölüm kokusu,
Bu dünyada kini değil, sevda paylaşanları sevdim.


Özdemir İNCE


Varsın karanlık olsun geceler...Yüreğimizin sesini dinlerseniz soğuk da sıcak da olsa yanınız,yöreniz,gökyüzünden yıldız yağar sanırsınız...Düşlerde gerçekler de bu yıldızlardadır.Bulup yakaladığınızda o yıldızı,sıkı sıkı tutun yüreğinizle...Sakının, yüceltin... Yaşamak belkide bu demektir.

Ve dile getirin sevginizi,aşkınızı...Yürekten sözlere,hareketlere, bakışlara dökülürse büyür, güzelleşir çünkü sevda,daha bir insanlaşır...



SEVGİLERDE

segileri yarınlara bıraktınız
çekingen,tutuk,saygılı.
bütün yakınlarınız
sizi yanlız tanıdı.

bitmeyen işler yüzünden
(siz böyle olsun istemezdiniz)
bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
kalbinizi dolduran duygular
kalbinize kaldı.

siz geniş zamanlar umuyordunuz
çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
yılların telaşlarda bu kadar çabuk
gerçeği aklınıza gelmezdi.

gizli bahçenizde
açan çicekler vardı,
gecelerde ve yanlız.
vermeye az buldunuz
yakut vakit olmadı.

Behçet NECATİGİL


Bir mavi,bir sarı,bir ışık...renkleri paylaşmak ne güzel...bir yeşil,bir bulut,bir kanat...
Ve paylaşmak doğayı...

Bir ses, bir türkü ya da sesi suskunluğun...Ne güzel şey,türküyü,suskunluğu paylaşmak...

Bir bakış, küskün bir gülümseme belki... Ne güzel gülümsemedeki acıyı paylaşmak...
Bir destek, bir tutku belki bu geliş...güveni, güvensizliği paylaşmak...

PAY TADI

Gökyüzü dediğin bir dilim ekmek
Bal sürdük üstüne
Karanlığa çicek ekerek çıktık güneşe
Bölüşmeyi bir öğrenebilmek
Gök bizimdir yer de...

İbrahim YILDIZ

SEVMEK YAKIŞIR

Gönül kilidini koparma dostum
İnsana,sevgiye koşmak yakışır
Sevdiğin dağların da ardında olsa
İnsana,yol bulup aşmak yakışır

Sevmeden yaparsan olursun arsız
Zaman akıp gider,kalırsın yarsız
Üzülme, adına densede hırsız
Bir gönül çaldırıp çalmak yakışır

Saklama kalbinde duygularını
Bir o sevda bölsün uykularını
Çal sazını,söyle şarkıları
İnsana sevilmek,sevmek yakışır

Tarih bir yol bulup seni atsada
Dert etme,bir pula seni satsada
Ağlamak yüreğini ferahlatsa da
İnsana gülmek,güldürmek yakışır

Yaradan ne güzel bilmiş işini
Kurda kuşa sevilmek,sevmek yakışır
Yorulma,ara bul arkadaşını
İnsana,sarılmak sarmak yakışır


NASIL SEVMEM
Büyüyorsa toraktan ruhuma ermek için
Kan renkli can kokulu gülleri nasıl sevmem
Uzanmış bekliyorsa bir şeyler vermek için
Bin defa öpülesi elleri nasıl sevmem...


Akıyorsa gönlüme sözleri seller gibi
Büyülüyorsa beni bir ayet beller gibi
Okşuyorsa ruhumu kadife eller gibi
Ucundan bal damlayan dilleri nasıl sevmem


Bir kaynaktan koparak akıyor akıyorsa
Dışımı harap edip içimi yakıyorsa
Ve giderken ardından humus bırakıyorsa
Gönlümü açıp giden selleri nasıl sevmem...


Geceler ayrı büyü sabahlar ayrı düşse
Mutluluk halka halka zamanda bir öpüşse
Sabrım umutlar yüklü bir yolculşuğa düşse
Beni vuslata çeken yoları nasıl sevmem...

Yaşam çizgisinde ne zaman belireceğimiz,ne zaman doğup gelişeceğimiz sorulmamış bize...Ne zaman biteceğini de hiç birimiz bilmiyoruz.Birbirine eklenen su damlalarıyla "yaşam nehri"gürül gürül akıp gitmekte...Nehir,hep aynı nehir;değişense damlalar...Damlalarki adımlar gibi, ardı sıra birbirine bağlı;kopuk değil.Amaç hep daha büyüğe,daha iyiye,daha güzele ulaşmak. Denize ulaştırmaktır amacı, ırmağın, derenin...


YAŞADIKLARIMDAN ÖĞRENDİĞİM BİR ŞEY VAR

Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı,yoğunluğuna yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiceği

İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne
Denize saatlerce bakabilir, bir kuşa,bir çocuğa
Yaşamak yeryüzüne onunla karışmaktır
Kopmaz kökler salmaktır oraya

Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
Kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle,tutkunla gireceksin
Ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara
Bir kum tanesi gibi,bir yaprak gibi,bir taş gibi dinleneceksin

İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
Hemde tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına
İnsan balıklama dalmalı içine hayatın
Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına.

Uzak ülkeler çekmeli seni tanımadığın insanlar
Bütün kitaplar okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın
Değişmemelisin hiç bir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
Fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın

Ve kederi de yaşamalısın,namusluca,bütün benliğinle
Çünkü acılarda,sevinçler kadar olgunlaştırır insanı
Kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına
Dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı

Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadınmı büyük yaşayacaksın,ırmaklara,göğe,bütün evrene karışırcasına
Çünkü ömür dediğimiz şey hayata sulunmuş armağandır bir armağandır
Ve hayat,sulunmuş armağandır insana


Ataol BEHRAMOĞLU

SEVGİLER
İnsanlar hepinizi seviyorum!
İçinizde dostlarım,kardeşlerim var.
Ey şehir!Bütün hemşerilerim
Bayramınız bayramım,kederiniz kederim.
Yoksullar,hastalar,zavallılar
Sizler için gözlerimdeki pınar.
Ölüler!Özlemez olurmuyum dünyanızı.
Aranıza karışmış annem var,babam var.
Günler geçiyor diye bir yandan içim sızlar
Hayat,hayat!seviyorum seni
Yemyeşil çayırlarda bembeyaz gezen kızlar!
Aranızda sevgilim var.


Ziya Osman SABA


Sevmek,herşeyi alabildiğine,ölesiye sevmek...Hem de karşılık beklemeden sevmek...
Ateşin sonundda kalan kül, candan ayrılan ruh gibi sevmek... Sonuç olarak sevmek!
Utanmadan, sıkılmadan ve söyleyebilmek bunu.


TAHİR'LE ZÜHRE MESELESİ

Tahir olmakta ayıp değil Zühre olmakta
Hatta sevda yüzünden ölmekte ayıp değil
Bütün iş Tahir'le Zühre olabilmekte
yani yürekte
Mesela bir barikatta dövüşerek
Mesela kuzey kutbunu keşfe giderken
Mesela denerken damarlarında bir serumu
ölmek ayıp olur mu?
Tahir olmakta ayıp değil Zühre olmakta
hatta sevda yüzünden ölmekte ayıp değil

Seversin dünyayı dolu dizgin
ama o bunun farkında değildir
ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak
yani sen elmayı seviyorsun diye
elmanında seni sevmesi şart mı
Yani Tahir'i Zühre sevmeseydi artık
Yahut hiç sevmeseydi
Tahir ne kaybederdi Tahirliğinden?


Tahir olmakta ayıp değil Zühre olmak da
Hatta sevda yüzünden ölmekte ayıp değil

Nazım Hikmet

İlk adımı atmak zordur. Zordur tüm dertleri döküvermek başkasına. Kalbi bıçakla yarar gibi tüm olup bitenleri söylemek yürek ister ve zordur anlatmak olmayanları, yaşanmayanları, bir sır gibi bastırılıp da susturulanları.Susturulup da unutulmuş mu sanki?
Düğüm düğüm, yumak yumak birikip kalmıştır yüreğinde insanın.Hani tıkar dar boğazını sımsıkı, ip gibi dökülür de yanaklarına...


ROMANS
Söyleyebilsem ah!
Söyleyebilsem sana derdimi
Yıldızlı bir gecede açabilsem kalbimi
Göreceksin seninle dolu
Desem,diyebilsem ki sana
"Seni seviyorum"
Ama demedim diyemedim
Çünkü aramızda dağlar,denizler ve
Benim o kahrolası gururum var

Yıllarca bu böyle sürüp gidecek
Sen,seni sevdiğimi bilmeyecek,öğrenmeyeceksin
Ben her gece yıldızlara seni sevdiğimi söyleyeceğim
Sana asla
Çünkü aramızda dağlar,denizler ve
Benim o kahrolası gururum var


Victor Hugo


Aşkı arayın...Sakın vazgeçmeyin aramaktan.Bulduğunuzda inandığınız zamansa dört elle sarılın ona,bırakmamacasına...Aşk yaşıyorsanız siz iyi ve güzel bir insansınızdır.Kötü olamazsınız. Çünkü,aşk öyle güzeldir ki,her şeyi beraberinde güzelleştirir.Aşkın girdiği gönül herşeyden daha güzeldir.


SEVİYORUM SENİ

Seviyorum seni ekmeği tuza banıp yer gibi
Geceleri ateşler içinde uyanarak
Ağzımı musluğa dayayıp su içer gibi
Ağır pota paketini,neyin nesi belirsiz
Telaşlı,sevinçli,kuşkulu açar gibi
Seviyorun seni denizi ilk defa uçakla geçer gibi
İstanbul'da yumuşacık kararırken ortalık
İçimde kımıldanan bir şeyler gibi
Seviyorum seni"Yaşıyoruz çok şükür"der gibi

Nazım Hikmet

Fakat aşkın gemisi her zaman sütliman denizlerde dolaşmıyor... Bazen açık denizlerde fırtınayada yakalandığıda oluyor tabi...

ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ
Gözlerin gözlerime değince
Felaketin olurdu ağlardım
Beni sevmiyordun bilirdim
Bir sevdiğin vardı duyardım
Çöp gibi bir oğlan ipince
Hayırsız biriydi fikrimce
Ne vakit karşımda görsem
Öldüreceğimden korkardım
Felaketin olurdu ağlardım

Ne vakit Maçka'dan geçsem
Limanda hep gemiler olurdu
Ağaçlar kuş gibi gülerdi
Bir rüzgar aklımı alırdı
Sessizce bir cigara yakardın
Parmaklarının ucunu yakardın
Kirpiklerini eğerdin bakardın
Üşürdüm içim ürperirdi
Felaketim olurdu ağlardım.

Akşamlar bir roman gibi biterdi.
Jezabel kan içinde yatardı
Limandan bir gemi giderdi
Sen kalkıp ona giderdin
Sabaha kadar kalırdın
Hayırsızın biriydi fikrimce
Güldü mü cenazeye benzerdi
Hele seni kollarına aldımı
Felaketim olurdu ağlardım

Atilla İlhan


SEVGİNİN ÖNÜNDE
Bütün insanları dost bil
Kardeşin bil kızım
Sevincin ürünüdür insan
Nefretin değil kızım
Zulmün önünde dimdik tut onurunu
SEVGİNİN önünde değil kızım

Ataol BEHRAMOĞLU


İyilerin en iyisi,güzellerin en güzelidir inasn,sevdikçe...
Varlığın ve yaşamın tadına,bilincine varıp,en belirgin sorumluluklardan en yüce özgürlüklere uçar insan, SEVDİKÇE...

SEVGİ KURTARACAK BİZİ
Kurtaracaksa sevgi kurtaracak bizi
Ölüm olmasa da,ölüm korkusundan
Kıskançlıktan,kötülükten,boşluktan...

Var mı ondan başka güvencimiz
Sevenin bir düşmanı varsa
Sevmeyenin bin!
Erdinç de,mutlulukta seversen var
Seversen,her yağmur bereket
Seversen, her mevsim bahar
Gündüzü de karanlıktır sevmeyenin

Hiç şöyle yaklaştınız mı insanlara
Sevgiyle,dostlukla,güzellikle
Sordunuz mu onlara dertlerini
Uzattınız mı ellerinizi ellerine

Sizde görmüşsünüzdür öyleyse
Ne denli cana yakın olduklarını
Unuturlar dertlerini,kırgınlıklarını
Azıcık sevecenlik görürlerse

Kurtaracaksa yine savgi kurtaracak bizi
Yeşeren tohumlar gibi saçılan
Ve herkese kucak kucak açılan
Mutlu eden sevenleri

Varmı artık bir çıkar yol söyleyin
Sevmekten sevilmekten başka
Bu uçsuz bucaksız koca boşlukta
Var mı ondan dahd üstün bir güç
Bir kurtuluş yolu,bir mutluluk
Uzanan barışa ve dostluğa


Mehmet SALİHOĞLU



Bazen söylediğimiz birgönlü okşayan... Bazen bir dal çicektir sevinçlere boğan...
Nice arılar bal özlerini nice aşklar sevgilerini bulur çiceklerde... Güzelliğin en küçük simgesi çiceklerdir... Bazen gül, bazen manolya,bazende bir papatya...

PAPATYA DİLE GELDİ
Çicekler açar bahçelerde
Çicekler sevilir...
Ben saksılardan
Ben bahçelerden,parklardan öte
Emeksiz topraklardan gelirim...
Sevdalı parmaklar öldürür beni
Ben sevdalı parmaklardda ölürüm...

Yolma parmağımı insanoğlu
Ayırma topraktan beni
"Gelecek...gelmeyecek..."
"Sevecek...sevmeyecek..."
İçinden geçeni ne bilecek
Ben zavallı çicek...

Şükrü GÜZEL


Xünyayı güzelleşştiren sadece çicekler midir?Ya çocukar?onlarda birer çicek değil midir?
Onlar gerçek yaşam çicekleridir.Mini mini ve rengarenktirler...



SEVERMİŞİM MEĞER



...
Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
Allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
Oynasınlar türkü söyleyerek yıldızların arasında...
Dünyayı çocuklara verelim
Kocaman bir elma gibi,sıcak bir ekmek somunu gibi
Hiç değilse bir günlüğüne doysunlar...
Dünyayı çocuklara verelim
Bir günlükte olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
Çocuklar alacak elimizden dünyayı
Ölümsüz ağaçlar dikecekler...

Nazım Hikmet


Ana gibi yar olmaz...Ya analar?...

ANALAR
Garibin anası pencerelerden
Yanık türküleriyle yollara bakar
İncecik yüzüde her akşam üstü
Çizgi çizgi,nokta nokta bir efkar...

Fakirin anası her sabah sessiz
Ağlar çocuğunu aç çıplak durduğuna
Elleri koynunda kalır çağresiz
Bin pişman doğduğuna doğurduğuna...

Mahkumun anası susar konuşmaz
Suçu kendisinde sanır
Kaçar insandan aydınlıklardan
Duvarlara bile baksa utanır

Açılsa üstüm biraz,duyar gece yarısı
Kalkar yatağından gelir
Bir mübarek el uzanır yorganıma usulca
Bilirim anamın elidir...

Bir merhamet,bir sıcaklık,bir gurur
"Yavrum!!!"diyen sesinde.
Ve huzurun günde beş vakit nabzı vurur
Beyaz tülbentinde seccadesinde...

Karımın anası anama benzer
Öylesine yakın,duygulu,ince...
Özü sözü bir yayla gözesi kadar berrak
Oturacak yer bulamaz çıkıp yanıma gidince
Yüreği destanlar gibi sımsıcak...

Ve anlım açıksa başım dikse
Dirliğimiz varsa,mutluysam
Yüzümüze gülüyorsa böyle bir şehir
Bir beyaz zambak gibi pırıl pırılsa yavrum
Ve yavrumsa her şeyi bana sevdiren bir bi
Bu mutluluk,bu düzen,bu bitmeyen aydınlık
Anasının yüzü suyu hürmetinedir...

Yavuz Bülent BAKİLER



--------------------------------
kaynak:http://www.edebiyatogretmeni.net
SEVGİ konulu Şiir Dinletisi önerisinden