TÜRK’ÜM NE MUTLU BANA !
VE
ŞEMSETTİN KÜZECİ

MUSTAFA CEYLAN
**************

Şemsettin KÜZECİ isimli dostumun kitabının adı “SUÇUM TÜRK OLMAKTIR” Bu yazımın konusu da dostum Küzeci ve eseriüzerine olacaktır.
Kimdir Şemsettin ? Can dostum Şemsettin, şimdilerde dünyanın gündeminde bulunan ve yurdumuzdaki “ver-kurtul”cuların adını, yerini bile bilmedikleri Kerkük’ te dünyaya gelmiş...
Şemsettin’ in doğduğu Kerkük, bizim, Türk ulusunun ezel- ebed yurdumuzdur. O topraklar bizimdir. Şehit kanlarıyla sulamışız oraları. Bugün kü “ver kurtul”cular, dün Lozan’ da Kerkük’ ü bizden koparmışlardı. Şimdi aynı zihniyet tarihin önümüze sunduğu fırsatı “hiç” ediyor ve “bana ne” diyerek sırtını dönüyor.
Neymiş, Kerkük Kürtlerin başkenti olacakmış. Neymiş, salamon amcaları öyle demiş. Olmaz !!! Asla ve asla olamaz !!! Olmayacak ta !!!!
Tarihi yeniden yazarız ! Yeniden Türklüğün şanlı destanını yazarız !
Gelelim can dostum Küzeci’ ye, Küzeci dostum ilk-orta ve liseyi Kerkük’ te bitirmiş. Yüksek öğrenimini Musul Üniversitesi Beden Eğitimi Fakültesinde tamamlamış. 1983-1987 arasında Irak 1. Futbol liğinde Kerkük takımında top koşturmuş. Sakatlanma nedeniyle futbolu terk etmek zorunda kalmış. 1992’ de Kerkük’ te beden öğratmeni olarak göreve başlamış. Şemsettin 1993’ te Dünya Futbol Federasyonu FİFA tarafından antrenörlük ve 1994’ te Irak Futbol Federasyonu tarafından Hakemlik diploması almış. 1989-1996 yılları arasında şiir ve düz yazılarını Türkmence yayınlanan Yurt gazetesi, Kardeşlik ve Birlik Sesi dergilerinde ve 1992’ de Şair Şehit Kemal Ömer Bey ile ilgili ilk kitabını yayınlamış. 1993’ te Irak Edebiyatçılar ve Yazarlar Birliğine katılmış. 1992-1995 yılları arasında Kerkük TV’ sinde ilk kez olarak “Gençlik ve Spor” programını hazırlayıp sunmuş. 1995’ te Irak Radyo, Sinema ve Televizyoncular Sendikasına üye kabul edilmiş. 1997’ de Şair Sami Tütüncü ile birlikte “İki Gönül” adlı şiir kitabını yayınlamış. Halen Ankara Demetevler’ de ikamet eden ve Dünya Genç Türk Yazarlar Kuruluşunun ülkemizdeki en önemli temsilcisi olan dostum, kardeşim Küzeci’ nin kısa öz geçmişi bu...
Gelelim, Küzeci’ nin “Suçum Türk Olmaktır” isimli şiir kitabına. Yazımın başlığına kitabın ismini alabilirdim, ama, ben bunun tersini yapıyor, adeta dostum Küzeci’ ye bundan sonra yayınlayacağı kitabının adını rahmetli üstad Halil Soyuer’ in bir şiirinden bir mısra ile “Türk’üm Ne Mutlu Bana !” cümlesini alıyorum.
“Suçum Türk Olmak” kitabı 2000 yılında Ankara’ da yayınlanmış. Tam 99 sayfadan oluşuyor. Kızı “Aybeniz” e ithaf edilen kitabın ilk şiiri şöyle :

BEN

Türk oğlu Türk aslım benim
Oğuz boyu neslim benim
Şan şöhretli ismim benim
Ben Kerküklü bir Türkmen’ im...

Yıllarca ben de ağlayan Kerkük’ ümüz için “Bozkurt” gibi dergilerde bir çok şiirler yayınlamıştım. Ancak, bizzat kendisi Kerkük doğumlu olan Küzeci’ nin yürek gümbürtüsünden Kerkük şiirlerini okumak gerçekten çok güzel...
İşte bir Kerkük şiiri daha :

KERKÜK İÇİN

Kerkük için arzular al al kana boyandı
Ne gül kaldı ne çiçek, ne dağ başında karlar
Ne güvercin ne kumru, ne millet seven erler
Hayal aştı haddini Ahramlara dayandı.

Kerkük için serpildi topraklara yüreğim
Ellerimden zincirler yaprak gibi döküldü
Gökyüzünden yıldızlar bir dağ gibi söküldü
Işıldadı gözümde pembe yeşil dileğim.

Şair Küzeci, içten ve duygu yüklü mısralarla feryadını haykırdığı bu eserde Ata Yurdundan ayrılışının hüznünü bizlere aktarmaktadır. Bizim olan o kutlu topraklara sahip çıkılmamasına kahrolmaktadır. Bakın, okuyun şu şiirini hele :

ŞEHİT ŞİİRİM

Gözlerini açıp
Boşa yumdun...
Duygularını
Şiir mezarlığında
Gömdüler !
Mısralarını
Üç yıldızlı
Bayrağa sardılar !
Uyaklarını aç susuz
Koydular.
Şehit şiirim
Kanlı şehrim

Seni Fuzuliler, Nesimiler
Kitaplarına yazdılar
Yüreğini ezdiler
Senin için
Limandaki gemileri
Gökteki yıldızları
Şirin köylü kızları bile
Gurbete götürdüler
Vurdular ve öldürdüler...

Baba bu gün
Vuruldu şiirim benim
Kan doldu şehrim benim
Kara gözüm ağlırı
İçimi gam dağlırı
Beni yurda bağlırı
Bitmeyen kahrım benim...

Can kardeşim Şemsettin Küzeci, bu eserinde çok enfes “Cinaslı Horyatlar” da sunmuştur. Şu güzelim horyatları okuyunuz hele !

“Az işti
Yar şarabın az işti
Yardan diyardan oldum
Dostum deme az işti
Gece gündüz gurbette
Nazik bağrım ezişti...

“Gül ekim
Aşk bağında gül ekim
Bülbül bağı terk etti
Daha qonar güle kim ?”


“Kimse yaram
Bağlamaz kimse yaram
Girginen gevlime yar
Bax seni kim sayaram “

İşte Küzeci bu... Bir Kerkük horyatı kadar güzel ve samimi dost !...
Onun bu eseri bugün dünyanın bir numaralı gündeminde olan ve ben dahil bütün Türk ulusunun bağrını delik deşik eden “Gül Kerkük’ümüzün” dramını anlatmaktadır. Kahpe ve hain düşmanlarımızın türlü ayak oyunlarıyla bizden koparılan ve adetâ yeryüzünün en riyâkâr toplumuna İngiliz ve ABD tarafından petrole karşılık toprakları kiraya verilen, vatan parçam...
Sözümüzü Küzeci’ nin “Beyaz Güvercinim” şiiriyle noktalayalım.
BEYAZ GÜVERCİNİM
Dön, dön bana...
Beyaz güvercinim
Dön, döneceksin bilirim
Onlarca dala konsan da...
Sırma saçlım,
Beyaz güvercinim dön
Çok acı çektirdim sana
Göz yaşı döktürdüm...
Gel artık gel, gel bana.

Anlatacağım
Her şeyin doğrusunu sana...
Anlarsın, yanarsın bana...
Dön, döneceksin bilirim
Çınar boylum, hurma gözlüm
Beyaz güvercinim dön
Ben zeytin ağacını kesmedim
Güneşin önünde susmadım
Bir gün senden küsmedim !
Dön, dön bana...
Soylu dostum kır çiçeğim
Beyaz güvercinim dön
Döneceksin bilirim...