Çürüyor duvarda vişne lekesi
Yağmurdan seken hüzün
Güzün bu sene çok yakıyor
Yine kabardı fatura
Üç beş hatıra
Yeter demiştim


Bir sarmaşık gibi içre göğerdin
Çoğu mavi oldun sübyan göğ erdin


Bir sübyan karınca gibi işte
Yönünü bulma telaşesi
Kırılırken kolların yuvaya doğru

Göçerdin apansız güle gülerdin
Kıpkırmızı yangın zülle gül erdin



Kapıma dökülür yalnızlığın külü
Dili yok karanlığın
Sıtmalı toprak ç/oraklanmış
Kangren yaraları uçurumun
Gelincik desen
Onu hiç sorma


Dün
G i b i
Gelişin
Düşçelerde
Yazılı k a l d ı
Bir daha yazmadı
Kırılandüşler göçmen
Kırkı çıkarken yalnızlık
Kınası ellerimde
Ellerim de bana
Bizi a y ı r a n
Yüreğimden
G i d i ş i n
Sürgün
Aşk



Yar
Yaran
Yazgıma
Armağandır
Yarına k a l a n
Hey kâlbimi çalan
Takvimler yalan dolan

Hudutsuz şehir talan
Hey aklımı alan
Yağmura çalan
Yağdındandır
Ezgime
Varan
Sır


Bir çocuk küsüyor güle naz
Gülen az içimde susuyor
Susuyor yağmurda üstelik kurumuş budağı
Bu dağı kim koydu aramıza engel
Çengeli yakamda acının ateşten zâr
Zarı ne ince kalbimin inciniyor hicrân


Hey takvimin yâresi dokuzuncu sancı
Hey göğümün şıvgası nerede garip hancı



Bedevi yalnızlık şimdi
Saçlarıma tünüyor serkeş serçeler
Düşçeler tarumar
Düşportacılar yakalanmış
Bileklerimde kelepçe kokusu
Korkusu gitmenin
Yontusu kalbimin bozlak dilekleri

Vesaire vesaire
Güle güle deyin ve şaire